11. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/7408 Karar No: 2016/2251 Karar Tarihi: 02.03.2016
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/7408 Esas 2016/2251 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı, sigorta prim borcu nedeniyle başlatılan takibe itiraz etmiş ancak takip durdurulmuştur. Davacı, 6.985,36 TL prim borcu bulunduğunu ve bu miktarın faiziyle tahsil edilmesi gerektiğini ileri sürmüştür. Mahkeme, zamanaşımına uğramamış olan 2.625,51 TL prim alacağının davalıdan tahsiline karar vermiştir. Davalı vekili kararı temyiz etmiştir ancak yargıtay bütün temyiz itirazlarını reddetmiştir. Kanun maddeleri: Türk Ticaret Kanunu madde 1081, Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 422.
11. Hukuk Dairesi 2015/7408 E. , 2016/2251 K. "İçtihat Metni"
Taraflar arasında görülen davada .... .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 20/01/2015 tarih ve 2014/1919-2015/30 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkili şirket tarafından davalının sahip olduğu araçların sigortalandığını, ancak davalının sigorta priminden kaynaklanan borçları ödemediğini, başlatılan takibe de itiraz edilmesi üzerine takibin durduğunu, davalının 6.985,36 TL prim borcu bulunduğunu ileri sürerek, bu miktarın poliçe tarihlerinden itibaren hesaplanacak ticari faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, zamanaşımı def"inde bulunmuş, davanın esasına ilişkin olarak da davanın reddini istemiştir. Mahkemece, uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, zamanaşımına uğramamış 2.625,51 TL prim alacağının davalıdan tahsili gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 2.625,51 TL"nin tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 02/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.