10. Ceza Dairesi Esas No: 2013/3082 Karar No: 2017/5017 Karar Tarihi: 24.10.2017
Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2013/3082 Esas 2017/5017 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan mahkûmiyet kararı vermiştir. Ancak, sanığın temyiz dilekçesinin yasal ve süresinde olduğu kabul edildiği için, mahkeme tarafından verilen temyiz isteğinin süreden reddine ilişkin karar kaldırılmıştır. Bununla birlikte, mahkeme mevcut belge ve delillerin yeterli olmadığına karar vermiştir. Buna göre, öncelikle, sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı, bu suç tarihinden önce açılmış başka bir dava olup olmadığı, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlenmelidir. Ayrıca, sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, davanın düşmesine karar verilir. Sanık hakkında bu suç tarihinden önce, aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlememişse, bu suç neden
10. Ceza Dairesi 2013/3082 E. , 2017/5017 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : Sulh Ceza Mahkemesi Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Sanığın yokluğunda verilen hükmün 13.07.2011 tarihinde Tebligat Kanunu’nun 35. maddesine göre tebliğ edildiği ve kararın 21.07.2011 tarihinde kesinleştirildiği, sanık tarafından mahkemeye sunulan 19.08.2011 tarihli temyiz dilekçesininde 20.09.2011 tarihinde süreden reddedilerek temyiz isteminin reddine karar verildiği ve sanığın 30.09.2011 tarihli bu karara karşı verdiği dilekçesinde 13.07.2011 tarihinde cezaevinde hükümlü olarak bulunduğunu bildirmesi karşısında yapılan araştırmada sanığın 27.07.2010 ve 01.02.2012 tarihleri arasında ...Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu"nda hükümlü olarak bulunduğunun ve sanığın yapılan 13.07.2011 tarihli tebligatı öğrenmediğinin anlaşıldığı bu nedenle sanığın temyiz dilekçesinin yasal ve süresinde olduğu kabul edilerek mahkeme tarafından verilen 20.09.2011 tarihli temyiz isteğinin süreden reddine ilişkin karar kaldırılarak temyiz incelemesi yapılmıştır. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; Mevcut belge ve deliller, hükümden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrası ve aynı Kanun"un 85. maddesi ile eklenen 5320 sayılı Kanun"un geçici 7. maddesinin, olaya tatbik kabiliyeti bulunup bulunmadığının tesbiti açısından yeterli görülmediğinden, öncelikle, sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı, bu suç tarihinden önce açılmış başka bir dava olup olmadığı, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra; a) Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine” , b) Sanık hakkında bu suç tarihinden önce, aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değilse, bu suç nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış olan sanık hakkında, 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değişik TCK"nın 191. maddesi ve aynı Kanun"un 85. maddesi ile eklenen 5320 sayılı Kanun"un geçici 7. maddesinin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde “hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına”, Karar verilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 24.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.