Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/2324
Karar No: 2014/17159
Karar Tarihi: 15.12.2014

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2014/2324 Esas 2014/17159 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2014/2324 E.  ,  2014/17159 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İscehisar Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 28/11/2013
    NUMARASI : 2006/161-2013/523

    Davacı İscehisar Mal Müdürlüğü vekili Avukat Ş.S. tarafından, davalılar M.. A.. vd aleyhine 19/07/2006 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 28/11/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dava, haksız fiilden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Yerel mahkemece açılan davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı, 2001 yılı içerisinde kaçak olarak çıkartılan mermerlere takdir edilen 22.000,00 TL hazine alacağının davalılardan tahsili için yazı yazıldığını ancak davalıların tebligatlara rağmen herhangi bir ödemede bulunmadığını beyanla söz konusu zararın davalılardan tazminini talep etmiştir.
    Davalılar, davanın reddini savunmuştur.
    Yerel mahkemece, "davacı tarafın uğramış olduğu zararın miktarı, her ne kadar dava dilekçesine konu olan miktarı aşan bir oranda ise de ve davacı vekili talep miktarını 159.430,11 TL olarak ıslah etmiş ise de, incelenen dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmadan davanın açıldığı anlaşıldığından, söz konusu davanın açıldığı tarihin, mülga HUMK dönemine denk geldiği anlaşılmakla, bu şekilde fazlaya ilişkin haklar saklı bırakılmadan açılan davalarda, sonradan yapılan ıslahın ve hatta ayrı bağımsız bir davanın açılması mümkün olmadığından, yok hükmünde olan ıslah beyanı nazara alınmadan" davanın kabulüne karar verilmiştir.
    6100 sayılı HMK"nın 109. maddesinde talep konusunun niteliği itibarıyla bölünebilir olduğu durumlarda, sadece bir kısmı da dava yoluyla ileri sürülebilir. Talep konusunun miktarı, taraflar arasında tartışmasız veya açıkça belirli ise kısmi dava açılamaz. Dava açılırken, talep konusunun kalan kısmından açıkça feragat edilmiş olması hâli dışında, kısmi dava açılması, talep konusunun geri kalan kısmından feragat edildiği anlamına gelmez. 6100 sayılı HMK"nın zaman bakımından uygulanma başlığını taşıyan 448. maddesinde "Bu Kanun hükümleri, tamamlanmış işlemleri etkilememek kaydıyla derhâl uygulanır." denilmek suretiyle usul hükümlerinin zaman bakımından uygulanmasında derhal uygulanırlık ilkesi benimsenmiştir.
    Davaya konu olayda; dava, mülga 1086 sayılı HUMK döneminde açılmış olup davacı ıslahla dava konusunu artırmıştır. Islah, iddia ve savunmanın genişletilmesi ve değiştirilmesi yasağının istisnalarından olup, taraflardan birinin yapmış olduğu bir usul işlemini tamamen veya kısmen düzeltmesi olarak tanımlanmaktadır. Islah ile taraflar dava sebebini, dava konusunu veya talep sonucunu değiştirebilirler. Usulüne uygun olarak açılmış bir davanın bulunması şartı ile davanın tamamen veya kısmen ıslahı mümkündür. Davacının ıslah dilekçesinde ileri sürdüğü istem, yeni bir dava niteliğinde olmayıp dava dilekçesindeki istek sonucunun artırılması biçimindedir. Islah, 01/10/2011 günü yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 176. ve devamı maddelerinde düzenleme altına alınmıştır. Anılan Kanun"un 177/1. maddesinde ıslahın, tahkikatın sona ermesine kadar yapılabileceği açıkça düzenlenmiştir. Kısmi dava açan davacı dava sırasında alacağın geri kalan kısmını talep etmek isterse, bunu ancak ıslah yoluyla yapabilir.
    Şu halde; belirtilen yasa hükümleri gereği davanın ıslah edilen kısmı yönünden de esastan değerlendirme yapılarak bir karar verilmesi gerekirken bu kısım için dava dilekçesinde fazlaya dair hakların saklı bırakılmadığı, dolayısı ile ıslah beyanının yok hükmünde olduğu gerekçesiyle red kararı verilmesi usul ve yasaya uygun olmadığından kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA 15/12/2014 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
    KARŞI OY YAZISI
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün onanması görüşünde olduğumuzdan sayın çoğunluğun bozma kararına katılmıyoruz. 15/12/2014


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi