
Esas No: 2022/3027
Karar No: 2022/7705
Karar Tarihi: 24.05.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2022/3027 Esas 2022/7705 Karar Sayılı İlamı
6. Ceza Dairesi 2022/3027 E. , 2022/7705 K."İçtihat Metni"
Sanıklar ..., ... ve ... hakkında yağmaya kalkışma suçundan yapılan yargılama neticesinde, ... 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 26/06/2012 tarih, 2011/381 Esas, 2021/226 Karar sayılı kararıyla, hükümlü ... ve sanık ...'nın tehdit suçundan dolayı 5237 sayılı TCK'nın 150/1 yollamasıyla 106/2-c, 62/1, 53/1. maddeleri gereğince ayrı ayrı 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına; sanık ...'ın aynı suçtan dolayı 5237 sayılı TCK'nın 150/1 yollamasıyla TCK'nın 106/2-c, 53/1. maddeleri gereğince 3 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, sanıkların müdafilerinin temyizi üzerine Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 02/11/2016 tarihli, 2013/30712 Esas, 2016/6439 Karar sayılı kararıyla "Oluş ve dosya içeriğine göre; (...) sanıkların yakınandan bir hukuki ilişkiye dayanan alacaklarının bulunmadığının anlaşılması karşısında; sanıkların eyleminin yağmaya kalkışma suçunu oluşturduğu gözetilmeden suçun vasfında ve delillerin takdirinde yanılarak yerinde ve yeterli olmayan gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması, (....) nedeniyle hükmün bozulmasına, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’nun 326/son maddesi uyarınca sanıkların kazanılmış haklarının korunmasına," şeklinde karar verildiği, bozma sonrası yargılamayı yürüten ... 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 11/04/2017 tarih, 2016/388 Esas, 2017/154 Karar sayılı kararı ile hükümlü ve sanıkların bu kez yağma suçundan dolayı TCK'nın 149/1-c, 62, 53/1-2-3 maddeleri gereğince 8 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına, ancak kazanılmış hakları nedeniyle hükümlü ... ve sanık ...'nın 2 yıl 6 ay hapis, sanık ...'ın ise 3 yıl hapis cezaları ile ile cezalandırılmalarına karar verildiği, verilen karar sanıklardan ... ve ... müdafiilerince temyiz edildiği, Yargıtay 6. Ceza Dairesinin, 12/11/2019 tarih, 2017/3048 Esas, 2019/5418 Karar sayılı ilamı ile "1-) Yağma suçunu sanıkların el ve iş birliği ile haraket ederek birlikte yakınanın işyerinde işlendiği anlaşılıp kabul edildiğine göre, 5237 sayılı TCK'nin 149/1. madde ve fıkrasının (c) bendinin yanı sıra (d) bendinin de uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi ve aynı Yasanın 61. maddesi uyarınca temel ceza belirlenirken bunların değerlendirilerek alt sınır aşılarak ceza uygulaması yapılması gerektiğinin düşünülmemesi, 2-) Sanıkların tehditle yakınandan para istedikleri ancak yakınanın istenen parayı vermediğinin anlaşılması karşısında; eylemin kalkışma aşamasında kaldığı gözetilmeden tamamlandığının kabulüyle yazılı şekilde uygulama yapılması, (...) Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... savunmanlarının temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak bozulmasına, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesi uyarınca sanıkların kazanılmış haklarının korunmasına, 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'un 325. maddesi uyarınca bozmadan temyiz isteminde bulunmayan sanık ...' sirayetine karar verildiği,
Bozma sonrası yapılan yargılama neticesinde; ... 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 20/10/2020 tarih, 2019/442 Esas, 2020/265 Karar sayılı kararı ile her üç sanığın TCK'nın 149/1-c-d, 35/1-2, 62, 53/1-2-3 maddeleri gereğince ayrı ayrı 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına karar verildiği, hükmün sanıklar ..., ... ve ... müdafileri tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 05/04/2022 tarih, 2021/22880 Esas, 2022/4974 Karar sayılı ilamı ile;
‘..önceki hükmü temyiz etmeyen sanık ...’ün bozma sonrası kurulan hükmü temyiz edebileceği değerlendirilerek hükmün tebliğnameye aykırı olarak yargılama giderleri bakımından düzeltilerek onanmasına" karar verildiği, anılan karara karşı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 27.04.2022 tarih ve 6- 2020/116721 sayılı yazısı ile özetle;
‘... 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 11/04/2017 tarih, 2016/388 Esas, 2017/154 Karar sayılı kararı temyiz etmeyen sanık ...’ün, sirayet nedeniyle bozma sonrası kurulan hükümde lehe bozmanın sonucundan yararlandığı, temyiz etme hakkı bulunmadığı bu nedenle mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin reddine karar verilmesi gerektiği,’ yönünde itiraz talebinde bulunması üzerine dosya Dairemize gönderilmekle okunarak gereği görüşülüp düşünüldü:
TÜRK MİLLETİ ADINA
Dairemizin anılan kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmaması nedeniyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 27.04.2022 tarih ve 6-2020/116721 sayılı itiraz istemi yerinde görülmemiş olduğundan itirazın REDDİ ile 5271 sayılı CMK’nın 308/2. fıkrası uyarınca Dairemizin 05.04.2022 tarih ve 2021/22880 Esas, 2022/4974 Karar sayılı düzeltilerek onama kararı ile ilgili itirazı incelemek üzere dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 24.05.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.