17. Hukuk Dairesi 2015/12234 E. , 2018/6145 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm davacılar vekili ve davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davacıların eşi ve babası ..."ın 04.11.2011 tarihinde dava dışı sürücü ... yönetimindeki davalıya ait araçta geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybettiğini, meydana gelen kaza sonucu davacıların murisinin ani ve beklenmedik ölümünün davacılar üzerinde telafisi imkansız büyük manevi zararlara sebebiyet verdiğini belirterek davacı eş ... için 200.000,00 TL, davacı çocuklar ..., ... ve ... için 100.000,00"er TL olmak üzere toplam 500.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi 04.11.2011"den işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili,kusura ve talep edilen tazminat miktarına itiraz ederek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre, Dairenin 30/09/2014 tarih 2014/16567-13007 E.K. sayılı bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; Davanın kısmen kabul kısmen reddine, Davacılardan ... için 70.000,00 TL manevi, ... için 25.000,00 TL manevi, ... için 25.000,00 TL manevi, ... için 25.000,00 TL manevi Tazminatın olay tarihi 04.11.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınıp davacılara ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki bilgi ve belgelere bozma ilamı gereği karar verilmiş olmasına göre davacılar vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Somut olayda, Dairenin bozma ilamına uyulmasına karar verilmekle birlikte, manevi tazminata hükmedilirken B.K.’nın 47. (6098 sayılı TBK. md. 56) maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K"nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, Dairemizin bir önceki bozma ilamında davacılar için takdir edilen manevi tazminatın düşük olduğundan hakkaniyete uygun manevi tazminat hükmedilmek üzere karar verilmiş olmakla, bozmadan sonra; değerlendirme ile tazminat miktarı çok fazla yükseltilerek yazılı şekilde manevi tazminata hükmedilmesi doğru görülmemiştir. Yukarıdaki ilkeler nazara alınarak davacılar için hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 8,20 TL kalan onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, 20/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.