
Esas No: 2015/13447
Karar No: 2016/1811
Karar Tarihi: 16.02.2016
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/13447 Esas 2016/1811 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davada, İstanbul 12. Sulh Hukuk, İstanbul 9. Tüketici ve İstanbul 5. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, devre tatil sözleşmesinden, yararlandırılma ve yararlandırılmadan doğan zararın tazmini istemine ilişkindir.
İstanbul 12. Sulh Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığa bakma görevinin tüketici mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
İstanbul 9. Tüketici Mahkemesince, taraflar arasında tüketici ilişkisi bulunmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
İstanbul 5. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından ise, uyuşmazlığın 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığı gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı verilmiştir.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç Başlıklı 1. maddesinde Kanunun amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar.” hükmüne yer verilmiştir. Satıcı; "kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye mal sunan ya da mal sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi"; tüketici ise "ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi" ifade etmektedir. Aynı Kanunun 3. maddesinde de "Tüketici işlemi", "Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukukî işlemi” ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.
Bir işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukukî işlemin olması gerekir.
Dosya kapsamından, davacının, taraflar arasında düzenlenen devre tatil sözleşmesinden yararlandırılmadığını ileri sürerek, devre tatil sözleşmesinden yararlandırılmasına ve yararlandırılmadan doğan zararının tazminine karar verilmesi istemiyle dava açtığı anlaşılmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta, davanın devre tatil sözleşmesinden kaynaklandığı, uyuşmazlığın niteliği itibarıyla taraflar arasında 6502 sayılı Kanunun 50. maddesinde tatil amaçlı taşınmaz malların da yasa kapsamında düzenlenmesine göre uyuşmazlığın çözümünde tüketici mahkemeleri görevlidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İstanbul 9. Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 16/02/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi.