2863 sayılı Kanuna aykırılık - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2016/604 Esas 2018/2325 Karar Sayılı İlamı

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 1- Sanıklar ... ve ... hakkında; 5271 sayılı CMK"nın 223/2-e maddesi uyarınca Beraat
2- Sanık ... hakkında; 5271 sayılı CMK"nın 223/2-b maddesi uyarınca Beraat

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanıkların beraatlerine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Kültür ve Turizm Bakanlığı adına davaya katılma talebinde bulunulduğu ve sözü edilen talebe istinaden şikayetçinin katılan olarak kabulüne karar verildiği halde, gerekçeli karar başlığında Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğünün katılan sıfatıyla yer alması, mahallinde düzeltilebilir yazım yanlışlığı niteliğinde değerlendirilmiş olup;
Sanıklar ... ve ..."ın, ... ismini kullanan şahıs tarafından, adı geçen şahsın evinde kendilerine gösterilen varlıklara baktıkları sabit ise de; bunları satın almadan ya da kabul etmeden evden ayrılmış olmaları, evden ayrıldıktan sonra, olay mahalline geldikleri aracın yanına doğru giderken kolluk kuvvetlerince yakalanmaları ve varlıkların ... ismini kullanan şahsın ikametinde ele geçirilmesi karşısında, sanıklar ... ve ... tarafından, 2863 sayılı Kanunun 67/2. maddesinde sayılan seçimlik hareketlerden “satın alma” veya “kabul etme” fiillerinin gerçekleştirilmediği ve dolayısıyla adı geçen sanıklar yönünden atılı suçun unsurlarının oluşmadığı kabul edilerek, sanıklar hakkında tesis edilen beraat hükmünde netice itibariyle isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun sanıklar ... ve ... tarafından işlendiğinin sabit olmadığı, sanıkların atılı suçu işlediklerine dair savunmalarının aksini ispata yarar, cezalandırılmalarına yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği ve yüklenen suçun sanık ... tarafından işlenmediğinin sabit olduğu, sanığın olayla ilgisinin bulunmadığı, sanığın kaybettiği nüfus cüzdanına kendi fotoğrafını yapıştırarak kullanan ve kolluk birimlerini yanıltarak sanık hakkında dava açılmasına sebep olan gerçek failin kim olduğunun ise tespit edilemediği, gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin, yapılan araştırma ve incelemenin hüküm kurmaya yeterli olmadığına, sanıkların cezalandırılmalarına karar verilmesi gerekirken beraatlerine hükmedildiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükümlerin isteme uygun olarak ONANMASINA, 01/03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.