
Esas No: 2021/17519
Karar No: 2022/7717
Karar Tarihi: 24.05.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/17519 Esas 2022/7717 Karar Sayılı İlamı
6. Ceza Dairesi 2021/17519 E. , 2022/7717 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇLAR : Nitelikli yağma, silahla tehdit ve hakaret
HÜKÜMLER : İstinaf başvurularının esastan reddine
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
... Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesinin 11.07.2017 tarihli karar başlığında, 5271 sayılı CMK’nın 232/2-b maddesine aykırı olacak şekilde heyet üyelerinin isimleri gösterilmemiş ise de, belirtilen bu eksikliğin mahallinde giderilmesi mümkün görülmüştür.
I-Sanık hakkında silahla tehdit ve hakaret suçlarından verilen beraat hükümlerine ilişkin istinaf başvurularının esastan reddi kararına yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde;
5271 sayılı CMK'nın 286/2-g maddesi uyarınca on yıl veya daha az hapis cezasını veya adli para cezasını gerektiren suçtan, ilk derece mahkemesince verilen beraat kararları ile ilgili olarak istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararların temyizi mümkün olmadığından katılan ... ile katılan ... vekilinin temyiz itirazlarının 5271 sayılı CMK'nın 298. maddesi uyarınca REDDİNE,
II-Sanık hakkında nitelikli yağma suçundan verilen beraat hükmüne ilişkin istinaf başvurularının esastan reddi kararına yönelik temyiz itirazlarının incelemesine gelince;
Anayasamızın “Kanun önünde eşitlik” başlıklı 10/2-3 maddesinde;
“Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür.
Bu maksatla alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı olarak yorumlanamaz ve çocuklar, yaşlılar, özürlüler, harp ve vazife şehitlerinin dul ve yetimleri ile malul ve gaziler için alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı sayılmaz.” hükmüne yer verilmiştir.
6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’un 2/d maddesinde yer alan “şiddet” tanımına göre;
“Kişinin, fiziksel, cinsel, psikolojik veya ekonomik açıdan zarar görmesiyle veya acı çekmesiyle sonuçlanan veya sonuçlanması muhtemel hareketleri, buna yönelik tehdit ve baskıyı ya da özgürlüğün keyfî engellenmesini de içeren, toplumsal, kamusal veya özel alanda meydana gelen fiziksel, cinsel, psikolojik, sözlü veya ekonomik her türlü tutum ve davranışı” ifade eder.
Aynı Kanun’un 20. maddesinin 2. fıkrasında da davaya katılma konusuyla ilgili olarak;
“Bakanlık, gerekli görmesi hâlinde kadın, çocuk ve aile bireylerine yönelik olarak uygulanan şiddet veya şiddet tehlikesi dolayısıyla açılan idarî, cezaî, hukukî her tür davaya ve çekişmesiz yargıya katılabilir.” hükmüne yer verilmiştir.
6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’un 20/2. maddesi uyarınca davaya katılma hakkı bulunan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına yokluğunda yapılan yargılamaya ilişkin olarak mahkemelerce re'sen ihbarda bulunulmasının zorunlu olup olmadığı hususunda Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 13.12.2019 gün, 2019/6 Esas, 2019/7 Karar sayılı içtihadı birleştirme kararı ile özetle; 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’un 20/2. maddesi uyarınca, bu kanun kapsamına giren suçlarla ilgili olarak açılan ceza davalarında, kovuşturma evresinde mahkemesince; Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının davadan haberdar edilmesinin zorunlu olmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Somut olayda pozitif ayrımcılığa tabi tutulan mağdurun 6284 sayılı Kanun kapsamında şiddet mağduru olması nedeniyle Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının aynı Kanun’un 20/2. maddesi uyarınca davaya katılmasında isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamedeki bu husustaki temyiz isteminin reddine ilişkin görüşe iştirak edilmemiştir.
5271 sayılı CMK'nın 288. maddesinin ''Temyiz, ancak hükmün hukuka aykırı olması nedenine dayanır. Bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması hukuka aykırılıktır.'', aynı Kanunun 294. maddesinin ''Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır. Temyiz sebebi ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir.'' ve aynı Kanunun 301. maddesinin ''Yargıtay, yalnız temyiz başvurusunda belirtilen hususlar ile temyiz istemi usule ilişkin noksanlardan kaynaklanmışsa, temyiz başvurusunda bunu belirten olaylar hakkında incelemeler yapar.'' şeklinde düzenlendiği de gözetilerek katılan ... ile katılan ... vekilinin temyiz sebeplerine yönelik yapılan incelemede;
Dosyada CMK'nın 289. maddesinde sayılan hukuka kesin aykırılık hallerinin herhangi birinin varlığı tespit edilememiştir.
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine göre, sanık hakkında nitelikli yağma suçundan kurulan beraat hükmünde ileri sürülen temyiz sebepleri yönünden herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla istinaf başvurularının esastan reddine dair karar hukuka uygun bulunduğundan, katılan ... ile katılan ... vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, 5271 sayılı CMK'nın 302/1. maddesi uyarınca, usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararına yönelik TEMYİZ İTİRAZLARININ ESASTAN REDDİ ile tebliğnameye kısmen uygun kısmen aykırı olarak HÜKMÜN ONANMASINA, dosyanın mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine, 24.05.2022 tarihinde oy çokluğu ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.