16. Ceza Dairesi Esas No: 2017/3588 Karar No: 2018/2901 Karar Tarihi: 27.09.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/3588 Esas 2018/2901 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi, TCK'nın 314/2, 62, 53/1, 58/9, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 5. maddeleri uyarınca silahlı terör örgütüne üye olma suçundan verilen mahkumiyet kararına yapılan istinaf başvurusunu esastan reddetti. Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığı için işin esasına geçildi. Sanığın bylock programını kullanması ile ilgili detaylı bir tespit ve değerlendirme tutanağı getirtilmeden hüküm kurulmasının sonuca etkili görülmediği belirtildi. Ancak yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği, iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği ve vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı belirtildi. Mahkeme kararı ile birlikte TCK'nın belirtilen maddeleri; 314/2 (Silahlı terör örgütüne üye olma), 62 (Suçta kullanılan silah veya araçların işlenen suçlara ilişkin belgelerle birlikte imhası), 53/1 (Ceza indiriminde etkili nedenler), 58/9 (Düzenli olarak çalışan kamu görevlilerinin işlediği suçlar), 63 (Koruma tedbirleri) ve 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi (Terörle mücadele kapsamında alınacak ted
16. Ceza Dairesi 2017/3588 E. , 2018/2901 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 62, 53/1, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı,başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığın bylock programını yükleyip kullandığına ilişkin samimi ikrarı ve dosya kapsamı nazara alındığında, bylock kullandığına dair detaylı tespit ve değerlendirme tutanağı getirtilmeden hüküm kurulması sonuca etkili görülmemiştir. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı, sanığın bylock kullanıcısı olduğunu kabul etmesi ve dosya kapsamı nazara alındığında; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA 27.09.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.