Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/1526 Esas 2016/6420 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/1526
Karar No: 2016/6420
Karar Tarihi: 31.05.2016

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/1526 Esas 2016/6420 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2016/1526 E.  ,  2016/6420 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 18.07.2013 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 23.10.2015 günlü hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili ile duruşmasız olarak davacı vekili tarafından istenilmekle tayin olunan 31.05.2016 günü için yapılan tebligat üzerine duruşmalı temyiz eden davalı vekili Av. ... Güzeller ile karşı taraftan davacı vekili Av. ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    _ K A R A R _

    Davacı, paydaşı olduğu 46 ilâ 50 ve 52 ilâ 59 parsel sayılı taşınmazların dava dışı önceki paydaşlarının paylarını 04.09.2012 ve 13.12.2012 günlü satışlarla davalıya devrettiklerini, bildirim yapılmadığını ileri sürerek, önalım nedeniyle payın adına tescilini istemiştir.
    Davalı, taşınmazda fiili taksim bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı vekili ile davalı vekili temyiz etmiştir.
    1-Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve tüm dosya içeriğine göre davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    2-Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
    Dava, önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Önalım hakkı paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda payın üçüncü kişiye satılması halinde, diğer paydaşlara o payı öncelikle satın alma yetkisi veren bir haktır. Bu hak paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve payın üçüncü kişiye satılması ile kullanılabilir hale gelir.

    Somut olayda, dava konusu taşınmazlarda davacı ve davalı paydaştır. Davalı çekişme konusu payları 04.09.2012 ve 13.12.2012 günlü satışlar ile edinmiş, davacı bu satışlara konu payların adına tescili için önalım hakkını kullanmıştır. Bu satışlar için dava konusu payların tapu kaydındaki satış bedeli ile tapu harç ve masraflarından oluşan önalım bedeli depo ettirilerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak, davalının 04.09.2012 günü edindiği dava konusu 56, 57, 58 ve 59 parsel sayılı taşınmazlardaki 21/640 payı hakkında bir karar verilmemiştir. "Taleple bağlılık ilkesi" başlıklı HMK’nın 26. maddesi uyarınca çekişmeye konu bu pay hakkında bir karar verilmemesi doğru değildir.
    Mahkemece, yukarıda yapılan açıklamalar gözetilmeden yazılı gerekçeyle hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1.) bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine; (2.) bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 1.350 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, peşin yatırılan harcın istek halinde davacı tarafa iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere
    31.05.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.