Adalet Bakanlığı"nın, 14/02/2017 tarihli yazısı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 23/06/2016 tarihli ve 2015/11 esas, 2016/234 sayılı kararına yönelik itirazın kabulü ile hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kaldırılmasına ilişkin Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesinin 21/07/2016 tarihli ve 2016/579 değişik iş sayılı kararının kanun yararına bozulmasına yönelik talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nca 24/02/2017 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) Konuyla İlgili Bilgiler:
Sanık hakkında 14.07.2014 tarihinde işlediği iddia edilen uyuşturucu madde ticareti yapmak suçundan yapılan yargılama sonucunda, eylemin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğundan bahisle Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 23/06/2016 tarihli ve 2015/11 esas, 2016/234 sayılı kararı ile TCK"nın 191/1 ve 62/1. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 6545 sayılı Kanunla değişik 191/8. madde hükümleri çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği,
2- Sanık müdafinin bu karara itiraz etmesi üzerine; itirazı değerlendiren Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesinin 21/07/2016 tarihli ve 2016/579 değişik iş sayılı kararı ile "sanığın aynı eylem nedeni ile Ankara 23. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/11 esasına kayıtlı dosyada yargılandığı, aynı eylem nedeniyle iki defa dava açılamayacağı" gerekçesiyle itirazın kabulüne ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kaldırılmasına karar verildiği,
Anlaşılmıştır.
B) Kanun Yararına Bozma Talebi:
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, "Dosya kapsamına göre, Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesince; sanık hakkında aynı suç nedeniyle Ankara 23. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/11 esas sayılı dosyası olduğundan aynı eylem sebebiyle 2 defa dava açılamayacağı göz önüne alınarak sabit olmayan suç yönünden beraat kararı verilmesi gerektiğinden bahisle itirazın kabulüne karar verilmiş ise de, sanığın yargılandığı Ankara 23. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/11 esas sayılı dosyasında suç tarihinin 02/03/2015 olduğu, Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/11 esas sayılı dosyasında suç tarihinin ise 14/07/2014 olduğu anlaşılmakla, sanık hakkında aynı suçtan mükerrer dava açılmadığı cihetle, itirazın reddi yerine yazılı gerekçeyle kabulüne karar verilmesinde isabet görülmemiştir." denilerek, Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesinin 21/07/2016 tarihli ve 2016/579 değişik iş sayılı kararının bozulması istenmiştir.
C) Konunun Değerlendirilmesi:
Sanık hakkındaki Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 23/06/2016 tarihli ve 2015/11 esas, 2016/234 sayılı kararında suç tarihinin 14.07.2014 olduğu ve sanığın olay günü üzerinde esrar ile yakalanması sonucu Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 05.01.2015 tarihli iddianamesi ile uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan dava açıldığı, ancak yargılama esnasında eylemin uyuşturucu madde kullanma suçunu oluşturduğu kabul edilerek hüküm verildiği,
Ankara 23. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/11 esas sayılı dosyasında ise suç tarihinin 02.03.2015 olduğu, bu dosyada sanık hakkında uyuşturucu madde kullanma suçundan dava açılmış olduğu, dolayısı ile her iki dosyanın farklı eylemlere ilişkin olup sanık hakkında mükerrer dava olmadığı ve suç tarihi olan 14.07.2014 tarihinden önce sanık hakkında Cumhuriyet Basşavcılığınca verilmiş herhangi bir kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı bulunmadığı cihetle, Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 23/06/2016 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına kararına yönelik itirazın “mükerrer dava” olduğu gerekçesi ile kabulüne karar verilmesi yasaya aykırı olup, kanun yararına bozma talebi yerindedir.
D) Karar:
Açıklanan nedenlere göre; Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesinin 21/07/2016 tarihli ve 2016/579 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı"na sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine, 19.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.