Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/1380
Karar No: 2016/6418
Karar Tarihi: 31.05.2016

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/1380 Esas 2016/6418 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2016/1380 E.  ,  2016/6418 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 03.05.2013 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03.11.2015 günlü hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle tayin olunan 31.05.2016 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı vekili Av. ... geldi. Karşı taraftan gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    _ K A R A R _

    Davacı, davalı ile 24.02.2005 tarihinde ... Noterliği"nde düzenledikleri satış vaadi sözleşmesi uyarınca, 305 sayılı parselin satışının vaat edildiğini, sözleşme konusu taşınmazın ifraz ve imarı ile oluşan 309, 315, 317, 318, 4744 ada 2 ve 4745 ada 1 ile 2 parsel sayılı taşınmazların oluştuğundan bu taşınmazlarda davalı adına kayıtlı payların adına tescili gerektiğini ileri sürerek, taşınmazlarda davalı adına kayıtlı payların iptali ile adına tescilini istemiştir.
    Davalı, davacının bedel ödeme yükümlülüğünü yerine getirmediğini, davacının edindiği payları temlik ettiğini ve satış vaadinin düzenlendiği tarihte imar planı yapılmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar Dairemizin 11.11.2014 günlü ve 2014/7873-12659 sayılı kararı ile sözleşme konusu 305 sayılı parselin ifrazıyla oluşan parsellerin belirlenmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuş, bozma ilamına uyularak davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
    Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
    Kaynağını Türk Borçlar Kanununun 29. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Türk Borçlar Kanununun 237. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re"sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir.
    Somut uyuşmazlıkta; davacı, taraflar arasında 24.02.2005 günü düzenlenen satış vaadi sözleşmesine dayanarak talepte bulunmuştur. Tapu sicil müdürlüğünden getirtilen tapu kayıtlarından 305 parsel sayılı taşınmazın sayfasının kapatılarak ifrazen 1032-1033-1034-1035-1036 ve 1037 sayfalara gittiği görülmektedir. Dava dilekçesinde talep edilen 317 sayılı parselin 1034 sayfada, 318 parselin de 1036 sayfada gösterilen parseller olduğu anlaşılmaktadır. Ancak, 1032-1033-1035 ve 1037 sayfalar gittiği belirlenen taşınmazların dava konusu taşınmazlar olup olmadığı, başka bir deyişle 305 sayılı parselin ifrazı ve imarı ile oluşan diğer parseller olup olmadığı açıkca saptanamamaktadır. Mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen 02.06.2015 günlü fen bilirkişi raporu ile de bu husus açıklığa kavuşturulamamıştır.
    Bu nedenle mahkemece öncelikle 305 parselin kapatılarak ifraz ve imar ile oluşan 1032-1033-1035 ve 1037 sayfalara gittiği tespit edilen tapu kayıtları getirtilmeli, bu taşınmazların yeniden imar uygulaması veya ifraz edildiğinin anlaşılması halinde yeni parsellerin tapu kayıtları da araştırılmalıdır. Tespit edilecek bu taşınmazlardaki ve 317 ile 318 parsel sayılı taşınmazlardaki davalı payının sözleşmeye konu 305 sayılı parselin ifrazı ile oluştuğunun anlaşılması halinde şimdiki gibi davanın kabulüne, aksi halde davanın reddine karar verilmelidir.
    Mahkemece, belirtilen hususlar gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 1.350 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
    31.05.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi