Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/2371
Karar No: 2014/2212
Karar Tarihi: 13.02.2014

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2013/2371 Esas 2014/2212 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2013/2371 E.  ,  2014/2212 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Tokat 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 21/11/2012
    NUMARASI : 2012/3-2012/370

    Ü.. Z.. ve müşterekleri ile Hazine ve T.. B.. aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair Tokat 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nden verilen 21.11.2012 gün ve 3/370 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı Hazine vekili ve davalı T.. B.. vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacılar vekili, vekil edenlerinin miras bırakanlarından intikalen zilyetliklerinde bulunan 5 ada parselin maliklerinin kim olduğunun bilinemediğini açıklayarak, S.. ve N.. üzerindeki tapu kayıtlarının iptali ile vekil edenleri adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı Hazine vekili, maliklerinin tapudan anlaşılabildiğini bildirerek davanın reddini savunmuştur.
    Dahili davalı Belediye Başkanlığı vekili, davanın husumet yokluğundan reddini talep etmiştir.
    Mahkemece, kayıt maliklerinin kim olduğunun belirlenemediği ve iktisap koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne, 5 ada parselin tapu kaydının iptali ile davacı A.. B.. mirasçıları adına tapuya tesciline karar verilmiştir. Hüküm, davalı Hazine ve T.. B.. vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    Uyuşmazlık konusu 5 ada parsel, 11.04.1939 tarihinde kesinleşen kadastro çalışmaları sonucu S.. ile O.. kızı N.. adına tapuya kayıtlı bulunmaktadır. Dava; TMK"nun 713/2 maddesi uyarınca tapu kaydından malikin kim olduğunun anlaşılamaması nedenine dayalı iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
    Bilindiği üzere, bir davanın görülebilmesi için öncelikle davada taraf teşkilinin sağlanması gereklidir. Yargılamanın sağlıklı bir biçimde sürdürülebilmesi, iddia ve savunma ile ilgili delillerin eksiksiz olarak toplanıp tartışılabilmesi, davanın süratle sonuçlandırılabilmesi, öncelikle tarafların duruşma gününden haberdar edilmesiyle mümkün olur. HUMK"nun 73. maddesinde; "Kanunun gösterdiği istisnalar haricinde Hakim her iki tarafı istima veyahut iddia ve müdafaalarını beyan etmeleri için kanuni şekillere tevfikan davet etmedikçe hükmünü veremez," denilmektedir. Madde metninde açıkça görüldüğü üzere taraflar, yöntemine uygun bir biçimde davet edilmedikçe mahkemece karar verilemez. Aynı durum Hukuk Muhakemesi Kanunu"nun 27. maddesinde de; "Davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi haklarıyla bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler" amir hükmüne yer verilmiştir. Söz konusu maddede yer alan "hukuki dinlenilme hakkı" tabiriyle 73. maddesindeki durum ifade edilmiştir. Bu hak, Anayasa"nın 36. maddesi ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının en önemli unsurudur. Bu hak iddia ve savunma hakkı olarak da bilinse iddia ve savunma hakkından daha geniş ve daha üst bir kavram olarak nitelendirilmektedir. Somut olayda, mahkemece her ne kadar işin esası hakkında bir karar verilmiş ise de, yargılama sırasında tapu kayıt maliki Sündüs ve Osman kızı Nazike"ye herhangi bir şekilde ve yolla tebligat yapılmamış ve taraf teşkili sağlanamamıştır. Böylece, davada taraf sıfatıyla savunma hakkı tanınmamış ve daha ötesi savunma hakkı kısıtlanmıştır.
    Saptanan bu somut ve hukuki olgulardan da anlaşılacağı üzere davada taraf teşkili sağlanmadan işin esası hakkında hüküm kurulamaz (HGK"nun 22.02.2012 tarih, 2011/8­763 E., 2012/85 sayılı kararı). Öyleyse Mahkemece yapılacak iş; kayıt malikleri S.. ve O.. kızı N.."nin tebligata yarar adreslerinin usulünce araştırılarak tespiti ile bu adrese, ölmüş ise mirasçılarına, olmazsa gerektiğinde ilanen olmak üzere başta dava dilekçesi olmak üzere tüm tebligatların yapılması ondan sonra işin esasına girilerek hüküm kurulması olmalıdır.
    Öte yandan, TMK"nun 713/2 maddesinde düzenlenen malikin tapu kütüğünden anlaşılamaması hali, taşınmaz malın sahibinin kim olduğunun bilinmesine yarayacak gerekli bilginin tapu sicilinden çıkarılmasının imkânsız olmasıdır (HGK"nun 10.4.1991 tarih 1991/8­51 Esas, 194 Karar sayılı ilamı). Kütükteki bilgi ve belgelerden, gerekli dikkati gösteren herkesin malikin kim olduğunu anlayamayacağı hallerde ve malik sütununun boş bırakılması, malik adının müphem ve yetersiz gösterilmesi gibi hallerde malikin tapu kütüğünden anlaşılamadığı sonucuna varılabilir. Somut olayda; dava konusu taşınmaza kadastro çalışmalarında revizyon gören kayıtların ilk oluşumundan itibaren, gerekirse Arşiv Dairesinden sorulmak suretiyle getirtilmesi ve incelenmesi gerekir.Kabul şekline göre de, davacılar bakımından taraf teşkilinin denetlenmesi yönünden ve hüküm fıkrasında atıf yapıldığı halde davacılar miras bırakanı A.. B.."a ilişkin mirasçılık belgesinin dosyaya alınmamış olması ile davada taraf sıfatı bulunmayan Belediye aleyhine yöneltilen davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmemiş olması da doğru değildir.
    Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Hazine ve T.. B.. vekillerinin temyiz itirazlarının kabulüyle usul ve yasaya uygun bulunmayan hükmün 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, yine 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla HUMK"nun 388/4 (HMK.m 297/ç) ve HUMK.nun 440/1 maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 361,50 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalı Belediye Başkanlığı"na iadesine 13.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi