13. Hukuk Dairesi 2017/2784 E. , 2019/624 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün taraflar avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde taraflardan gelen olmadığından incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, ... ile hastane düzeyinde 2007 yılında sözleşme imzalandığını, sözleşmenin her yıl yenilenerek devam ettiğini, 2009 yılı başında sözleşme süresinin yenilendiğini belirterek, asıl davada, ... tarafından aleyhine, sözleşme hükümlerine aykırı davranıldığı ve hasta veya yakınının onayı alınmadan herhangi bir gerekçe ile kurulca belirlenen ücretin %30"undan fazla ilave ücret talep edildiği veya yapılan tedavi için muayene ücretinden %30 fazla para alındığı, miadı geçmiş malzeme kullanıldığı, davalı tarafından kabul edilen hekim dışında, başkaca hekimlerin muayene yapması ve bu muayenenin davalıya fatura edilmesi gerekçeleri ile haksız olarak toplam 469.780,35-TL para cezası tahakkuk ettirildiği ileri sürülerek, tahakkuk ettirilen cezalar nedeniyle davalıya toplam 469.780,35-TL borçlu olmadığının tespitini, istirdat edilen bedelin reeskont faizi ile tahsilini; birleştirilen ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2009/227 esas sayılı dosyasında, davalı kurumun 07.01.2009 tarihli sözleşmenin 6.3.2. maddesi uyarınca sözleşmeyi feshettiğini, ancak sözleşme gereği son bir yıl içinde tebliğ edilmiş ceza sayısının bir taneden ibaret olup bu cezaya ilişkin yargılamanın da devam ettiğini, fesih işleminin haksız ve hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, sözleşmenin feshine dair kurum uygulamasıyla meydana gelen muarazanın giderilmesine karar verilmesini; birleştirilen ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2009/379 esas sayılı dosyasında, davalı kurumun firma aleyhine sözleşme hükümleri esas gösterilmek üzere ayrı ayrı cezai işlemler ile 130.000,00-TL, 749.341,05-TL, 200.000,00-TL olmak üzere toplam 1.079.341,05-TL para cezası tahakkuk ettirildiğini, para cezalarının içeriğinde sözleşme koşullarına riayet etmediği, aykırı davrandığının gerekçe olarak gösterildiğini, oysa sözleşme koşullarına aykırı eylem ve davranışının bulunmadığını, para cezalarının haksız ve hukuka aykırı olarak tahakkuk ettirildiğini ileri sürerek, davalı kuruma toplam 1.079.341,05-TL borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile bozma öncesi 2009/193 esas sayılı ana dosyada davaya konu olan toplam 469.780,35-TL’lik cezai işlemin 408.666,35-TL’lik kısmının iptali ile geriye kalan 61.114,00-TL’lik kısmının aynen uygulanmasına, kesinti yapılmış ise kesildiği tarihten geri ödeme tarihine kadar işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa ödenmesine; birleşen ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2009/227 esas sayılı dosyası yönünden aktif fesih işleminin iptaline ilişkin karar onanmış olduğundan bu hususta yeniden karar verilmesine yer olmadığına; birleşen ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2009/379 esas sayılı dosyasında toplam 1.079.341,05-TL’lik cezai işlemden 1.046.042,96-TL’lik kısmın iptali ile 33.298,09-TL’nin aynen uygulanmasına, kesinti yapılmış ise kesildiği tarihten geri ödeme tarihine kadar işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa ödenmesine, fazlaya ilişen talebin reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun hükmün kapsamı başlıklı 297/2. maddesinde; "Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir." düzenlenmesine yer verilmiştir. Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; mahkemece, birleşen ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2009/227 esas sayılı dosyası yönünden aktif fesih işleminin iptaline ilişkin karar onanmış olduğundan bu hususta yeniden karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm kurulmuş ise de mahkemenin 19.10.2010 tarihli kararı ile "... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2009/227 esas sayılı dosyası ile açtığı muarazanın men"i davasının kabulüne, davacı ile davalı arasında akdedilen 07.01.2009 tarihli Sosyal Güvenlik Kurumu Özel Sağlık Kurumundan Kuruluşundan Sağlık Hizmeti Satın Alma Sözleşmesinin feshine ilişkin işlemin iptali ile aradaki muarazanının bu şekilde giderilmesine" yönelik verdiği kararın temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 27.03.2012 tarihli kararı ile "alanında uzman bilirkişi veya bilirkişi heyeti marifetiyle davacı şirket kayıtları üzerinde inceleme de yapılmak suretiyle davacının iddialarını da karşılayacak ve değerlendirme yapılmak suretiyle taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine açık, ayrıntılı ve gerekçeli rapor tanziminin sağlanarak hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı ve davalı yararına bozulmasına" karar verildiği, ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2009/227 esas sayılı dosyası ile açılan dava ile ilgili verilen kararın onanmadığı, incelemenin eksik yapıldığı gerekçesiyle hükmün bozulduğu, mahkemece ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2009/227 esas sayılı dosyasındaki davacı talebi yönünden de hüküm kısmında olumlu olumsuz bir değerlendirme yapılması gerekirken yapılmadığı, böylelikle az yukarıda değinilen düzenlemeye aykırılılık oluşturulduğu görülmektedir. Karar bu yönüyle usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davacının ve davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacının ve davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 31,40 TL harcın istek halinde davacıya iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.