16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/2565 Karar No: 2018/2887 Karar Tarihi: 20.09.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/2565 Esas 2018/2887 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkum edilen sanığın temyiz başvurusunu esastan reddetti. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun yapıldığı ve hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği anlaşıldı. Sanığın suç tarihinin yanlış yazıldığı tespit edildi ve düzeltildi. Temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler yerinde görülmediği için temyiz davası reddedildi ve hüküm onaylandı. Kararda, TCK'nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63 ile 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri yer aldı.
16. Ceza Dairesi 2018/2565 E. , 2018/2887 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63 ile 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Silahlı terör örgütüne üye olma suçu temadi eden suçlardan olup yakalanma ile temadi kesileceğinden ilk derece mahkemesi gerekçeli karar başlığında ve Bölge Adliye Mahkemesi karar başlığında suç tarihinin sanığın yakalanarak gözaltına alındığı tarih olan "24.08.2016" yerine “03.08.2016” olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım hatası kabul edilmiştir. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin Kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 20.09.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.