15. Ceza Dairesi 2019/10463 E. , 2019/12662 K.
"İçtihat Metni"Hürriyeti hile ile tahdit ve dolandırıcılık suçlarından sanık ..."in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 109/2, 109/3-b-f, 110/1, 157/1 ve 52/2. (2"şer kez) maddeleri gereğince 2 yıl hapis (4 kez) ve 2.000,00 Türk lirası adli para cezaları (2 kez) ile cezalandırılmasına dair Sincan 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 19/01/2009 tarihli ve 2008/172 esas, 2009/5 sayılı kararının, Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 04/10/2016 tarihli ve 2015/5441 esas, 2016/5981 sayılı kararı ile düzeltilerek onanması suretiyle kesinleşmesini müteakip, hükümlünün cezalarının infazı sırasında, infaz savcılığınca 02/12/2016 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 34. maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinde yapılan değişiklikle hükümlü lehine düzenleme yapıldığından bahisle hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi talebi üzerine, uzlaştırma kapsamına giren bir suçun bu kapsama girmeyen başka bir suç ile birlikte işlendiğinden bahisle infazın durdurulmasına yer olmadığına dair aynı Mahkemenin 16/03/2017 tarihli ve 2008/172 esas, 2009/5 sayılı ek kararına karşı hükümlü ... vasisi tarafından yapılan itirazın kabulüne dair mercii Ankara Batı 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 06/03/2018 tarihli ve 2018/127 değişik iş sayılı kararı aleyhine, Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 17/05/2018 gün ve 94660652-105-06-5506-2019 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 22/05/2019 gün ve 2018/43192 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
02/12/2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanun"un 253. maddesinin (b) bendine eklenen 6. alt bendi ile 5237 sayılı Kanun"un 157. maddesinde düzenlenen basit dolandırıcılık suçunun uzlaştırma kapsamına alınmış ise de, hürriyeti hile ile tahdit suçunun uzlaşma kapsamında olmaması ve 5271 sayılı Kanun"un 253. maddesinin 3. fıkrasının son cümlesinde “Uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suç ile birlikte işlenmesi halinde uzlaşma hükümleri uygulanmaz” şeklindeki düzenleme karşısında, sanığın müştekiler ... ve ..."a yönelik dolandırıcılık suçu ile birlikte hürriyeti hile ile tahdit suçunu işlediği anlaşıldığından, müsnet dolandırıcılık suçunun uzlaşma kapsamı dışında olduğu gözetilmeden itirazın bu nedenle reddi yerine, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun "uzlaşma" başlıklı 253/3. Maddesinde suç tarihi itibariyle , "Soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı olsa bile, etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda, uzlaştırma yoluna gidilemez."" ve suç tarihinden sonra eklenen ""Uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte işlenmiş olması hâlinde de uzlaşma hükümleri uygulanmaz.” ,yine suç tarihi itibariyle, dolandırıcılık 5237 sayılı TCK’nın 168. maddesine göre “etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar” kapsamında olduğundan uzlaşma hükümlerine tâbi olmadığı, suç tarihinden sonra 6763 sayılı kanunla yürürlüğe giren yasanın ise etkin pişmanlık kapsamındaki suçlarla, ilgili kısmı çıkararak, dolandırıcılık suçunun uzlaştırma kapsamına alınmasını sağladığı nazara alındığında; suç tarihi döneminde dolandırıcılık suçunun etkin pişmanlık kapsamında olması nedeniyle uzlaştırmaya tabi olmadığı, 6763 sayılı yasanın yürürlüğe girmesinden sonraki dönemde ise TCK"nın 109. maddesinde düzenlenen kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun uzlaştırmaya tabi olmaması ve dolandırıcılık suçunun bu suç ile birlikte işlenmesi nedeniyle, karma uygulamada yapılamayacağından uzlaştırmaya tabi olmayacağı anlaşılmakla, itirazın bu nedenle reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden Ankara Batı 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 06/03/2018 tarihli ve 2018/127 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca müteakip işlemlerin mahallinde merciince yerine getirilmesine, 25/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.