20. Hukuk Dairesi 2018/4997 E. , 2019/2630 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava dilekçesinde, davalının maliki olduğu dairelerde bina projesine aykırı olan tadilatlar ve genişletmeler yaptırdığını, davanın kabulüne karar verilerek, davalının taşınmazın ortak alanlarına el atmasının önlenmesine, yapılan tüm projeye aykırılıkların yıkılarak taşınmazların projeye uygun hale getirilmesine karar verilmesi istenilmiştir.
Mahkemece 15/12/2015 tarih ve 2015/388 Esas - 2015/820 Karar sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiş, davalı vekilinin hükmü temyiz etmesi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 14/11/2017 tarih 2017/4550 E. 2017/9382 K. sayılı kararı ile "Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme neticesinde: Alınan bilirkişi raporu ile dava konusu 6 ve 8 nolu dairelerin, 13/1/1985 tarih ve 10632 sayılı Röleve Projesine aykırı olarak, projesinde kuzey cephede "balkon" olarak tefriş edilmiş açık çıkmanın yerinde kapalı hale getirilmesinin, yönetmeliklerde belirtilen hafif malzemeler ile yapılmadığı ve balkon vasfının korunmadığı tespit edilerek anataşınmaza elatıldığının anlaşıldığına ve davanın kabulü ile eski hale getirilmesine karar verildiğine göre; müdahalenin önlenmesine ve eski hale getirilmesine karar verilen hususların, 6100 sayılı HMK"nın 297/2. maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği düşünülmeden infazda tereddüt oluşturacak şekilde, “davalıya ait 6 ve 8 numaralı dairelerine vaki müdahalesinin menine”, “ilamların icrasında dosyada mübrez 23.06.2015 havale tarihli bilirkişi raporunun 19 ve 20. sayfalarındaki sonuç ve kanaat bölümlerinin esas alınmasına” şeklinde karar verilmesi ve Kat Mülkiyeti Kanununun 33. maddesi hükmü uyarınca, yapılmasına hükmedilen işlemlerin yerine getirilmesi için davalı tarafa uygun süre verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, doğru görülmemiştir"denilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucu davanın kabulüne, davalıya ait ... ili, ... ilçesi, ... mah 974 ada 8 parsel sayılı taşınmazdaki 2. kat 8 nolu bağımsız bölüm ile 1. kat 6 nolu bağımsız bölümün projesinde kuzey cephede balkon olarak tefriş edilmiş olan açık çıkmanın kapalı hale getirilmesi sureti ile taşınmaza yapılan müdahalenin meni ile, davalıya ait 1. kat 6 ve 2. kat 8 nolu bağımsız bölümlerin kuzey cephesindeki kapalı çıkmanın projedeki şekilde balkon hale getirilmesi sureti ile eski hale iadesi ile projeye aykırılığın giderilmesine, bu hususta davalıya Kat Mülkiyeti Kanunu 33. maddesi gereğince 14 günlük süre verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava müdahalenin önlenmesi ve eski hale getirme istemine ilişkindir.
Kat Mülkiyeti Kanununun 19. maddesinin “Kat malikleri, anagayrimenkulün bakımına ve mimarı durumu ile güzelliğini ve sağlamlığını titizlikle korumaya mecburdurlar.”
Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, mahkemece anataşınmaza ait yönetim planının 14. maddesi ve Kat Mülkiyeti Kanunu 19. maddesi gözönünde bulundurularak ve bozmanın gereği yerine getirilerek davalının ortak alana yaptığı müdahalelerin tespiti ile eski hale getirilmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usule ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 15/04/2019 günü oy birliği ile karar verildi.