Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/11629 Esas 2018/6058 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili dava dilekçesinde; kaldırımda beklemekte olan davacının aracın çarpması sonucu ağır biçimde yaralandığı, davacının tedavisinin çeşitli hastanelerde yapıldığı, davacının zarar görmesine neden olan kazanın kusurluları aleyhine tazminat davası ikame edildiğini, davanın kesinleştiği, yapılan yargılama neticesinde davacının 8.192,00 TL tedavi gideri yaptığının anlaşıldığı, hüküm altına alındığı ve bu kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği, yapılan tedavi giderlerinin talebi için açmış oldukları davanın devam ederken 6111 sayılı Yasa"nın 59. maddesi ile değiştirilen 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunun 98. maddesinde tedavi giderlerinin ... tarafından karşılanacağının hüküm altına alındığı, yapılan bu kanun değişikliği nedeni ile tedavi giderlerine ilişkin taleplerinin mahkemece değişen yasa sebebi ile artık sorumluluğunun ..."da olduğu nedeni ile reddedildiği, bunun üzerine davalı kuruma yapılan iki adet başvurunun davalı kurumun kanunu yanlış yorumlaması ve bu konuda uygulama olmadığı gerekçesi ile haksız bir şekilde reddedilmiş olduğu gerekçesiyle 8.192,00 TL tedavi giderinin davalı kuruma başvuru tarihi olan 03.10.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; sigorta şirketlerinin sorumluluğunun ancak prim aktarımı sonrasında ortadan kalktığını, tedavi giderlerinin şayet poliçe limiti kapsamını
aşıyorsa zarara sebep olan kişilerin poliçe limitini aşan kısım yönünden kusurları oranında sorumluluklarının devam ettiğini, savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre davanın kısmen kabulü ile, 7.970,74 TL’nin 03.10.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 492 Sayılı Harçlar Yasası"nın 13/J maddesi uyarınca davalıdan harç alınmamasına 18.06.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.