10. Hukuk Dairesi 2016/15083 E. , 2017/462 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi:İş Mahkemesi
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.Hükmün, feri müdahil Kurum ile davalı işveren tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalıların sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
a) 506 sayılı Kanunun 60/G maddesinde "Bu maddenin uygulanmasında, 18 yaşından önce malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olanların sigortalılık süresi, 18 yaşını doldurdukları tarihte başlamış kabul edilir. Ancak bu tarihten önceki süreler için ödenen malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primleri, prim ödeme gün sayılarının hesabına dahil edilir" hükmü öngörülmüştür. Maddedeki "malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olanlar" sözcüklerinin, sigortalılar yararına bir yorumla, tabi olması gerekenleri de kapsadığının kabulü gerekir. Öte yandan davacının, aynı Kanunun geçici 54. maddesi kapsamında 01.04.1981 tarihinden önce malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tescili bulunmadığı da belirgindir. Bu nedenle, 25.06.1983 doğumlu olan davacı yönünden sigortalılık başlangıç tarihinin 18 yaşın doldurulduğu 25.06.2001 olarak kabulü, bu tarihten önceki hizmet sürelerinin ise, yalnızca prim ödeme gün sayısına dahil edilmesi gereğinin gözetilmemesi hatalıdır.
b) 6552 sayılı Kanunun 11.09.2014 günü yürürlüğe giren 64. maddesiyle 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu"nun 7. maddesine eklenen 4.fıkrada, hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talebi ile işveren aleyhine açılan davalarda, davanın Kurum"a re"sen ihbar edileceği, ihbar üzerine davaya davalı yanında fer"î müdahil olarak katılan Kurum"un, yanında katıldığı taraf başvurmasa dahi kanun yoluna başvurabileceği belirtilmiş olması karşısında; hizmet tespiti istemine ilişkin olan eldeki bu davada Sosyal Güvenlik Kurumunun davada fer’i müdahil olarak alınması gerekirken, davalı taraf olarak gösterilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma sebebidir.
Ne var ki; bu aykırılıkların giderilmesi, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 günü yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: 1-Gerekçeli Karar başlığında SGK’nun bulunduğu satırda yer alan “DAVALI” ibaresinin silinerek yerine “Fer"î Müdahil” sözlerinin yazılmasına,
2-Hüküm fıkrasının tespite ilişkin 1 no’lu bendinde yer alan “KABULÜ” kelimesinin silinerek yerine “KISMEN KABULÜ” kelimesinin yazılmasına; aynı bendin son satırının son cümlesinden sonra gelmek üzere “.., davacının sigorta başlangıç tarihinin 506 sayılı Yasanın 60/G maddesine göre 18 yaşını ikmal ettiği 25.06.2001 tarihi olarak belirlenmesine; 01.06.1999 tarihindeki 1 günlük süre yönünden ödenecek sigorta priminin, prim ödeme gün sayısına dahil edilmesi gerektiğinin tespitine” sözlerinin yazılmasına,
3-Hükmün yargıalama giderlerini düzenleyen 3 no"lu bendinde yer alan "yargılama giderinin" ibaresinden sonra gelmek üzere "kabul-red oranı dikkate alınarak takdiren 390,38 TL"sinin" ibaresinin yazılmasına,
4-Hükmün davacı lehine vekalet ücretini düzenleyen 4 no’lu bendinin son satırından sonra gelmek üzere “Davanın kısmen reddi nedeniyle 1.800,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı ... San. ve Tic.A.Ş."ne verilmesine” ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.