4. Hukuk Dairesi 2019/3192 E. , 2020/403 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Asıl davada davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine, birleşen davada davalı ... aleyhine 08/05/2013 ve 28/03/2017 günlerinde verilen dilekçeler ile haksız elatma nedeniyle maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl davanın kabulüne, birleşen davanın HMK 114/1-b uyarınca usulden reddine dair verilen 10/07/2019 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri ile katılma yoluyla davalı ... Girişimi vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Gerekçeli karar başlığında davalılardan ..., ... Ortak Girişimi, ... İnşaat ve Sanayi Ltd. Şti ve ... İnşaat A.Ş’nin isimlerinin eksik yazılmış olması mahallinde düzeltilebilir maddi hata olarak değerlendirilmiş ve bu nedenle bozma nedeni yapılmamıştır.
Dava, haksız elatma nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, bozma sonrası yapılan yargılamada, asıl davanın kabulüne, birleşen davanın HMK 114/1-b uyarınca usulden reddine karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Davacı vekili; ... Sol Sahil Sulama İnşaatı nedeniyle yürütülen çalışmalar kapsamında davalılar tarafından kamulaştırma olmaksızın taşınmazına el atıldığını, herhangi bir bedel ödemeksizin arazisinden kum çekildiğini, bu nedenle taşınmazında değer azalması olduğunu ve çekilen kum neticesinde maddi zarara uğradığını belirterek meydana gelen zararın davalılar tarafından tazmin edilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilleri, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece; husumet nedeniyle dava dilekçesinin reddine dair verilen 25/09/2014 tarihli ilk kararın davacı tarafından temyizi üzerine, Dairemizin 04/05/2015 gün ve 2015/3980 esas, 2015/5490 karar sayılı “Dosya içeriğinden, davalıların ... 10. Bölge Müdürlüğü"nün kontrolü altında yapımı devam eden ... Sol Sahil Sulaması ve İşletme Tesisi inşaat işini ihaleyle aldıkları anlaşılmış ise de; davacıya ait taşınmaz kazılarak buradan kum alınması şeklinde iddia edilen fiil, haksız eylem niteliğindedir. Zarar gören
davacıya karşı hem haksız eylemin failleri hem de proje sahibi idare müteselsil sorumludur, davacı bunlardan dilediğine karşı dava açabilir. Bu nedenle davalılara husumet düşmektedir.” gerekçeli ilamı ile bozulmasına karar verilmiş; mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, asıl davanın kabulüne, ..."ne karşı açılmış bulunan birleşen davanın ise çözüm yerinin idari yargı olduğu gerekçesiyle HMK 114/1-b uyarınca usulden reddine karar verilmiştir.
Dosya kapsamından; mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş olmasına rağmen bozmanın gereği tam olarak yerine getirilmemiştir. Dairemizin yukarıda yazılı bozma ilamının gerekçesinde açıklandığı üzere, davaya konu edilen olay haksız eylem niteliğinde olup, zarar gören davacıya karşı hem haksız eylemin faili olan davalı şirketler hem de proje sahibi ... müteselsilen sorumludur. Bu nedenle uyuşmazlığın adli yargıda çözümü gerekir.
Şu durumda mahkemece davalı ... yönünden esasa girerek yargılamaya devam edilmesi gerekirken, anılan davalı önünden yargı yolu bakımından görevsizlik kararı verilmiş olması doğru olmamıştır. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına ve DSİ Genel Müdürlüğünden gayrı temyiz eden taraflardan peşin alınan harçların istekleri halinde geri verilmesine 05/02/2020 gününde oy çokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine, özellikle davalı idarenin eylemi hizmet kusurundan kaynaklandığı, dairemizin önceki bozma kararında görev hususunda bir belirleme olmadığına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün onanması gerektiğini düsündüğümden sayın çoğunluğun bozma kararına katılmıyorum. 05/02/2020