Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: 1)Suça sürüklenen çocuklar ... ve ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlerin yapılan temyiz incelemelerinde; Katılanlar ... ve ... vekilinin 21/06/2016 tarihli temyiz dilekçesi üzerine mahkemenin 16/01/2017 tarihli ek kararı ile sanık ... hakkında mala zarar verme suçu yönünden kurulan kararın miktar yönünden kesin olduğu için katılanlar vekilinin temyiz talebinin bu yönden reddine karar verildiği ve ek kararın katılanlar vekiline tebliğ edildiği, bu ek kararın temyiz edilmediği anlaşılmakla; yalnızca suça sürüklenen çocuklar ... ve ... hakkında mala zarar verme suçu yönünden kurulan hükümlerin yapılan incelemesinde; Mala zarar verme suçundan doğrudan hükmolunan adli para cezalarının miktarları ve türlerine göre; 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 Sayılı Yasa"nın 26. maddesi ile 5320 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanuna eklenen geçici 2. maddesi gereğince doğrudan hükmolunan 3.000,00 TL dahil adli para cezasına mahkumiyet hükümlerinin temyizi mümkün olmadığından, katılanlar ... ve ... vekilinin temyiz istemlerinin 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 2)Sanık ... ve suça sürüklenen çocuk ... hakkında hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından kurulan beraat hükümlerinin yapılan temyiz incelemelerinde; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre, katılanlar ... ve ... vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan beraat hükümlerinin tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, 3)Sanık ... ile suça sürüklenen çocuklar ... ve ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümlerin yapılan temyiz incelemelerinde; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık ... ile suça sürüklenen çocuklar ... ve ... tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Sanık ...’in 04/02/2016 tarihli ikrar içeren ve mahkeme tarafından kabul edilen ifadesinde, atılı suçu gece saat 02:00 ila 03:00 aralığında işlediklerini beyan etmesi karşısında; sanık ... ile suça sürüklenen çocuklar ... ve ... hakkında 5237 sayılı TCK’nın 143. maddesi uyarınca artırım yapılması gerekip gerekmediğinin karar yerinde tartışılmaması, Kabule göre de; 2-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında iddianamede 5237 sayılı TCK"nın 39/1. maddesinin uygulanmasının istenmesine rağmen, 5271 sayılı CMK"nın 226. maddesi uyarınca TCK"nın 39/1. maddesinin uygulanmamama ihtimaline binaen ek savunma hakkı verilmeden yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, katılanlar ... ve ... vekilinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 19/11/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.