2. Hukuk Dairesi 2015/14011 E. , 2016/4882 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı kadın tarafından kusur belirlemesi, davacı erkek yararına hükmedilen manevi tazminat, nafakalar, kendi manevi tazminat talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi, yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m. 186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (resen) almak zorundadır (TMK m.169). O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere kadın ve müşterek çocuklar yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, mahkemece, 20.02.2014 tarihli ara kararla hükmedildiği halde, davalı kadının kendisi ve ortak çocuklar için süresinde tedbir nafakası istemediği gerekçesiyle hüküm fıkrasında karar verilmesine yer olmadığına karar vermesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.
3-Mahkemece, müşterek çocuklar için istenilen iştirak nafakası talebi süresinde olmadığı gerekçesiyle reddedilmiştir. Davalı kadın ön inceleme duruşmasından önce sunduğu dilekçe ile iştirak nafakası talep ettiğine göre, talebinin süresinde olduğunun kabulü gerekir. Mahkemece, velayetleri davalı anneye verilen müşterek çocuklar Mihriban ve Bilge Zeynep lehine iştirak nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi de doğru olmayıp, bozmaya gerektirmiştir.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2 ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 14.03.2016 (Pzt.)