Zincirleme olarak ikna suretiyle irtikap - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2016/2149 Esas 2020/4829 Karar Sayılı İlamı

5. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/2149
Karar No: 2020/4829
Karar Tarihi: 12.02.2020

Zincirleme olarak ikna suretiyle irtikap - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2016/2149 Esas 2020/4829 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, Yakacık köyü 1. azası olarak görev yaptığı dönemde zincirleme olarak ikna suretiyle irtikap suçu işlediği gerekçesiyle mahkum olmuştur. Mahkemelerce verilen hükümler temyiz edildiğinde ise, özellikle mağdurlara yönelik eylemlerin TCK'nın 158/1-d bendinde belirtilen şekilde gerçekleşip gerçekleşmediği yeterince açıklanmadığı ve aynı Kanun'un 250/2-4 ve 43. maddelerinin uygulanması gerektiği gözetilmeden verilen fazla ceza kararı hatalı bulunarak hükümler bozulmuştur. Kanun maddeleri ise şöyle açıklanabilir:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 250/2-4 maddesi, nitelikli dolandırıcılık suçunu düzenlemektedir. Bu suçun mağdurun yanıltılması suretiyle işlenmesi halinde zincirleme veya süreklilik göstermesi durumunda cezalandırma daha ağırdır.
- Aynı Kanun'un 43. maddesi ise, suçun işlenmesine karışan birden fazla kişinin bulunması halinde cezaların artırılabileceğini belirtmektedir.
- TCK'nın 158/1-d maddesi ise, dolandırıcılık suçunun \"mağdurun yanıltılması sonucunda\" gerçekleştiği halleri nitelikli hale getirmektedir.

5. Ceza Dairesi 2016/2149 E. , 2020/4829 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Zincirleme olarak ikna suretiyle irtikap
HÜKÜM : Değişen suç vasfına göre; nitelikli dolandırıcılık suçundan dört, nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs suçundan ise üç kez mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Suç tarihinde Yakacık köyü 1. azası olarak görev yapan sanığın oluşa uygun olarak sübutu kabul edilen eylemlerinin zincirleme biçimde ikna suretiyle irtikap suçunu oluşturduğu ve hakkında 6352 sayılı Yasa ile değişik 5237 sayılı TCK"nın 250/2-4, 43. maddelerinin uygulanması gerektiği gözetilmeden, aynı Kanunun 158/1-d maddesinin yedi kez uygulanması suretiyle fazla ceza tayini,
Kabule göre de;
Mağdurlara yönelik eylemlerin ne suretle TCK"nın 158/1-d bendinde belirtildiği şekilde gerçekleştiği karar yerinde denetime elverişli bir şekilde açıklanıp tartışılmadan, eylemin nitelikli halinin oluştuğu kabul edilerek yazılı biçimde hükümler kurulması,
Kanuna aykırı, sanık müdafin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA 12/02/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.