19. Hukuk Dairesi 2015/2828 E. , 2015/16754 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, taraflar arasında davalıya akaryakıt bayiliği verilmesi, verilecek bayiliğin işleyiş usul ve esaslarının belirlenmesi amacıyla 02.04.2009 tarihinde bir protokol ve 02.07.2009 tarihinde 5 yıl süreli Akaryakıt Bayilik Sözleşmesi imzalandığını, protokole göre bayinin 5 yıl süre ile her yıl için müvekkilinden en az 800 metreküp akaryakıt satın almayı, müvekkilinin ise bayinin satışlarına destek olmak amacıyla 430.000,00 TL.satış destek kredisi vermeyi taahhüt ettiğini, bayinin aldığı bu kredinin 200.000,00 TL"sini faizsiz olark 15.03.2010, 15.03.2011, 15.01.2012, 15.09.2012 tarihlerinde 4 eşit taksitte, bakiye 230.000,00 TL"yi ise 15.01.2014 tarihinde geri ödeyeceğini, sözleşme veya protokolün haklı bir neden olmaksızın bayi veya haklı bir nedenle müvekkili tarafından 15.01.2014 tarihinden evvel feshi ya da bayinin akaryakıt ya da diğer ürünlerin bedellerini ödemede temerrüde düşmesi halinde derhal muaccel olacağını, diğer davalıların bayinin borçlarını 700.000,00 TL limitle ödemeyi müteselsil kefil sıfatıyla üstlendiklerini, bayinin çekleri gününde ödeyemediğini, bayinin akaryakıt talebinde bulunduğunu, peşin ödeme şartıyla verileceğinin bayiye bildirildiğini, bunun üzerine bayinin ihtarname keşide ederek sözleşmeyi feshettiğini, 50.000 USD haksız fesih cezai şartı doğduğunu, fesih ve bayinin temerrüdünün tüm alacakları muaccel kıldığını ileri sürerek 230.000,00 TL"lik ödemenin 01.04.2013 tarihinden itibaren davalı bayiden, kefillerin temerrüdünün sorumlu bulunduğu gözetilerek ihtarla verilen süre sonu olan 12.07.2013 tarihinden itibaren kefillerden işleyecek avans faizi ile birlikte, ödenmeyen 43.513,00 TL"lik çek bedelinin ödeme tarihi olan 18.02.2013 tarihinden davalı şirketten, 12.07.2013 tarihinden itibaren kefillerden sözleşme davalı tarafından haksız olarak feshedildiğinden 50.000 USD cezai şart ve 7.703,00 TL cari hesap borcunun 12.07.2013 tarihinden itibaren avans faizi işletilerek davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, 43.513,00 TL bedelli çekin davacının elinde olduğunu, çekin karşılığının bulunmasına rağmen davacının vade farkı adı altında fazla para talep etmesi nedeniyle ödeme yapılamadığını, davacı lehine müvekkili tarafından 700.000,00 TL tutarında ipotek verildiğini, 18.02.2013 tarihinde haklı bir neden olmaksızın müvekkiline mal verilmediğini, bu nedenle müvekkili tarafından sözleşmenin feshedildiğini, taraflar arasında yapılan protokolde peşin ödemeye ilişkin bir hüküm bulunmadığını, müvekkilinin sözleşmeyi haklı nedenle feshettiğini, 230.000,00 TL"nin ödeme tarihinin 15.01.2014 olduğunu, alacağın muaccel olmadığını, cezai şartın müvekkilinin mahvına neden olacağını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davalı şirketin borçlarını ödemede birden fazla temerrüde düştüğü, ödeme koşullarına uymayan bayiden davacının peşin ödeme isteme hakkı bulunduğu, davalının sözleşmeyi haksız bir şekilde feshettiği, 230.000,00 TL yatırım destek bedelinin davacı tarafından istenebilir hale geldiği, karşılıksız çek aslını mahkemeye ibraz eden davacının karşılıksız çek bedelini bir ilam elde etmeyi daha faydalı görerek dava yoluyla da talep edebileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 230.000,00 TL satış destek kredisi, 7.703,00 TL cari hesap, 43.513,00 TL karşılıksız çek bedeli olmak üzere toplam 281.216,00 TL"nin davalı şirketten 237.703,00 TL"sine 12.07.2013, bakiyesine 18.02.2013 ibraz tarihinden itibaren avans faizi işletilerek, davalı kefiller bakımından da 12.07.2013 tarihinden itibaren avans faizi işletilerek davalılardan müteselsilen tahsiline, davacının cezai şart talebinin yerinde olduğu, ancak davalı şirketin 2012 yılı itibariyle tespit edilen öz varlığına göre iktisaden mahvına sebebiyet verecek ölçüde görüldüğünden ve tarafların ekonomik durumları gözetilerek yapılacak %50 oranında bir tenkisin hakkaniyet ölçülerinde olacağı gerekçesiyle 25.000 USD cezai şartın 12.07.2013 tarihinden 3095 sayılı Kanun"un 4-a maddesi uyarınca 1 yıllık vadeli USD mevduata kamu bankalarınca verilen en yüksek oranda döviz faizi işletilerek davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalılar vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 14.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.