16. Ceza Dairesi Esas No: 2017/3303 Karar No: 2018/2766
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/3303 Esas 2018/2766 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi, \"Silahlı terör örgütüne üye olma\" suçundan verilen mahkumiyet kararının istinaf başvurusunu esastan reddetti ve bu karar Bölge Adliye Mahkemesi tarafından temyiz edildi. Dosya incelendi ve işin esasına geçildi. ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan bir ağ olduğu ve örgüt talimatı ile dahil olunduğunun tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olduğu kabul edildi. Sanığın ByLock kullanıcısı olup olmadığının atılı suçun vasfının tayini açısından belirleyici nitelikte olduğu ve bu nedenle dosyaya gelen ByLock tespit değerlendirme tutanağı CMK’nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafine okunmadığı için hüküm BOZULDU. Kanun maddeleri: TCK 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK 62, 53, 58/9, 63 ve CMK 302/2.
16. Ceza Dairesi 2017/3303 E. , 2018/2766 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onanarak kesinleşen Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 karar sayılı kararında ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle; örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının, her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde, kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olduğunun kabul edildiği dikkate alınarak, ByLock kullandığını kabul etmeyen sanığın ByLock kullanıcısı olup olmadığının atılı suçun vasfının tayini açısından belirleyici nitelikte olması karşısında; ilk derece mahkemesinin kararından sonra dosyaya gelen ve sanığın ByLock kullanıcısı olduğunu bildiren ByLock tespit değerlendirme tutanağının CMK’nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra yargılamaya devamla bir hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, bu sebeplerden dolayı hükmün CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24.09.2018 tarihinde, oybirliğiyle karar verildi.