22. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/14995 Karar No: 2018/23375 Karar Tarihi: 05.11.2018
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2018/14995 Esas 2018/23375 Karar Sayılı İlamı
22. Hukuk Dairesi 2018/14995 E. , 2018/23375 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili, müvekkilinin davalı işyerinde 1997 yılı Ocak ayından 2011 yılı Kasım ayına kadar itfaiyeci olarak görev yaptığını, işyerinde 24 saat çalışıp 24 saat dinlenerek çalışıldığını beyanla fazla mesai alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı Cevabının Özeti: Davalı davanın reddini savunmuştur. Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, dosya içeriği ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, kararın davacı tarafça temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 13.04.2017 ilamıyla yerel Mahkeme kararı fazla çalışma alacağına yönelik bozulmuş, bozma ilamına uyulmasına karar veren Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Temyiz: Karar süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davacının fazla çalışma alacağının zamanaşımına uğrayıp uğramadığı uyuşmazlık konusudur. Somut olayda, davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığı dava dilekçesi ve harç tamamlama dilekçesinden anlaşılmaktadır. Fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil ücret alacakları yönünden, davacı haftada kaç saat fazla çalışma yaptığını, hangi hafta tatillerinde çalıştığını belirleyebilmekte ise de hakimin hesaplanan miktardan hangi oranda takdiri indirim yapacağını bilebilecek durumda değildir. Bu sebeple, fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil ücret alacakları belirsiz alacak davasına konu edilebilir. Davacı temyizi yönünden; fazla çalışma alacağı belirsiz alacak davasına konu edilebilecek nitelikte alacak olduğu ve belirsiz alacak davası olarak açıldığı anlaşılmakla; davanın açılması ile alacağın tamamına ilişkin zamanaşımı süresi kesildiğinden, 6100 sayılı Kanun"un 107/2. maddesi gereğince talebin arttırılması ıslah olarak nitelendirilip ıslaha karşı zamanaşımı def"inin dikkate alınması isabetli olmamıştır. Talep arttırım dilekçesi ile talep edilen miktarlar zamanaşımına uğramayacağından, bu miktarlara göre hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden sonuca gidilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Kaldı ki, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 04/02/1948 tarih ve 1944/10 esas, 1948/3 karar sayılı kararı uyarınca bozmadan sonra ıslah yapılması mümkün değildir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu"nun 13/05/2016 tarih ve 2015/1 esas ve 2016/1 karar sayılı ilamında da bozma sonrası ıslahın mümkün olmadığı kesin bir şekilde belirtilmiştir. Mahkemece, talep arttırım dilekçesinin hatalı olarak ıslah dilekçesi kabul edilip, bozma sonrası verilen ıslah dilekçesinin dikkate alınmaması gerektiği gözetilmeksizin ıslah kabul ettiği tarihine göre zamanaşımı değerlendirmesi yapması da hatalıdır. Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 05.11.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.