13. Ceza Dairesi 2015/11415 E. , 2017/1266 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanık hakkında mala zarar verme suçundan zamanaşımı süresi içinde işlem yapılması olanaklı kabul edilmiştir.
O yer Cumhuriyet Savcısının temyiz talebinin hırsızlık suçuna yönelik olduğu kabul edilerek yapılan temyiz incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanık hakkında hırsızlık suçundan hüküm kurulurken gerekçeli karar içeriğinde “sanık Eminin suçtan kurtulmaya yönelik inkara dayalı savunmalarına itibar edilmeyerek üzerine atılı gece vakti konut dokunulmazlığını ihlal ve hırsızlık suçlarından cezalandırılmasına ve sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı hakkında verilmiş mahkumiyet hükmünün bulunmayışı ve yargılama sürecinde mahkememiz üzerinde bıraktığı izlenim, tutum ve davranışları ile tüm dosya kapsamı gözetilerek sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükmünün açıklanmasının geri bırakılması halinde sanığın ileride bir daha suç işlemekten çekineceği hususunda mahkememizde olumlu vicdani kanaat oluştuğundan sanık hakkında kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına” denilmesine rağmen, hüküm fıkrasında “Sabıkalı olan sanık hakkında verilen hapis cezası hükmünün yasal şartları oluşmadığından hükmün CMK"nın 231/5-14. maddeleri uyarınca açıklanmasının geri bırakılmasına YER OLMADIĞINA” denilmek suretiyle hüküm ve gerekçeli karar içeriğinde çelişki yaratılması suretiyle, yine hüküm fıkrasında sanık hakkında “142/-b maddesi uyarınca alt sınırdan uzaklaşmak sureti ile hüküm tesis edildiği belirtilmesine rağmen, alt sınırdan (2 yıl Hapis Cezası) hüküm kurularak çelişki yaratılması suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 230. maddesine aykırı davranılması,
2- Katılanın, iş yerini 19:00 sıralarında kapatarak ayrıldığı, ertesi sabah 08:00 sıralarında döndüğünde iş yerinde hırsızlık olduğunu fark ettiği, sanığın suçlamayı kabul etmediği, UYAP kayıtlarına göre TCK"nın 6/1-e maddesine uyarınca, olay günü yaz saati uygulaması da dikkate alınarak, güneşin saat 20:0l"de battığının anlaşılması karşısında; eylemin gece gerçekleştiğine dair kesin delil bulunmadığı halde, "şüpheden sanık yararlanır" ilkesi gereği hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlal suçlarının gündüz vakti işlendiği kabul edilmesi gerekirken TCK"nın 143. ve 116/4. maddeleri ile uygulama yapmak suretiyle yazılı şekilde karar verilmiş olması,
3- Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümde, 5237 sayılı TCK"nın 142/1-b maddesi uyarınca 2 yıl hapis cezasına hükmedildikten sonra, TCK.nın 143. madde gereği 1/3 oranında arttırım yapılarak 2 yıl 8 ay hapis cezasına hükmedilmesi gerekirken, yanlış hesap ile 2 yıl 4 ay hapis cezası belirlenip, bu ceza üzerinden TCK"nın 62/1. maddesi gereğince 1/6 indirim yapılarak 1 yıl 11 ay 10 gün hapis cezasına hükmedilmesi gerekirken, yanlış hesap ile 1 yıl 11 ay hapis cezası verilerek eksik ceza tayini,
4 -Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz istemleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 14/02/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.