Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1) Sanığın, polis memuru mağdur ...’a söylediği iddia ve kabul edilen; “lan polis bana dokunma” şeklindeki sözlerin, kaba ve nezaketsiz, rahatsız edici nitelikte olup hakaret niteliği taşımadığı gözetilmeden, sanık hakkında yerinde olmayan gerekçeyle kamu görevlisine hakaret suçundan mahkumiyet hükmü kurulması, 2) Sanığın suçlamayı kabul etmemesi ve suçta kullanıldığı iddia edilen bıçağın ele geçmemiş olması karşısında, bıçakla tehdit eylemiyle ilgili mağdurun soyut iddiası dışındaki kanıtların neler olduğu açıklanıp tartışılmadan, tehdit suçundan mahkumiyet hükmü kurulması, Kabule göre de; 3) Sanığın adli sicil kaydındaki Kızılcahamam Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2008/84 Esas- 2008/173 Karar sayılı ilamında verilen mahkumiyet hükmünden dolayı hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı ve sanık ...’ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken karşı temyiz olmadığından 3. nolu bozma nedeni yönünden 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 14/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.