(Kapatılan)13. Ceza Dairesi 2020/6395 E. , 2020/7764 K.
"İçtihat Metni"
Nitelikli hırsızlık suçundan suça sürüklenen çocuk ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 142/1-b, 143, 31/3 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 3 ay 16 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezasının aynı Kanun"un 51. maddesi gereğince ertelenmesine ve 2 yıl denetime tabi tutulmasına dair İstanbul 2. Çocuk Mahkemesinin 17/10/2014 tarihli ve 2013/639 esas, 2014/439 sayılı kararma karşı, Adalet Bakanlığı"nın 02/04/2020 gün ve 94660652-105-34- 1988-2020-Kyb sayılı yazısı ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 14/05/2020 gün ve 2020/44079 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderildiği,
MEZKUR İHBARNAMEDE;
İstanbul 2. Çocuk Mahkemesi"nin 11/08/2019 tarihli ve 2016/352 esas, 2016/341 sayılı kararı ile sanığın denetim süresi içerisinde 18/12/2014 tarihinde işlediği kasıtlı bir suçtan mahkum olduğunun ihbarı üzerine hakkındaki erteleme kararının kaldırılması ile 1 yıl 3 ay 16 gün hapis cezasının aynen infazına karar verilmiş ise de; İstanbul 2. Çocuk Mahkemesinin 17/10/2014 tarihli kararını müteakip verilen kararların, anılan mahkeme kararının kanun yararına bozulması halinde hukuki değerden yoksun olacağı düşünülerek yapılan incelemede;
Dosya kapsamına göre, İstanbul 2. Çocuk Mahkemesinin 17/10/2014 tarihli ve 2013/639 esas, 2014/439 sayılı kararma ilişkin Uyaptan alınan çizelgeye göre İstanbul ili Şişli ilçesi yaz saati uygulaması dikkate alındığında, suç tarihinde güneşin saat 16.43"de batıp, sa^06.59"da doğduğu ve 5237 sayılı TCK’nin 6/1-e maddesi uyarınca gece vaktinin güneş doğmadan 1 saat öncesine denk gelen 05.59 itibarıyla son bulduğu; güvenlik kaydına göre ise suça sürüklenen çocuğun görüntü kayıtlarının 06.00 ile 06.47 aralığındaki zaman dilimine ait olduğu ve dolayısıyla hırsızlık suçunun gündüz vakti gerçekleştirildiğinin kabulü gerektiği nazara alınarak, tayin olunan cezadan 5237 sayılı Kanun"un 143. maddesi uyarınca artırım yapılamayacağı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden anılan kararın bozulması gerektiğinin ihbar olunduğu anlaşılmıştır.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
İstanbul 2. Çocuk Mahkemesi"nin 11/08/2019 tarihli ve 2016/352 esas, 2016/341 sayılı kararı ile sanığın denetim süresi içerisinde 18/12/2014 tarihinde işlediği kasıtlı bir suçtan mahkum olduğunun ihbarı üzerine hakkındaki erteleme kararının kaldırılması ile 1 yıl 3 ay 16 gün hapis cezasının aynen infazına karar verilmiş ise de; İstanbul 2. Çocuk Mahkemesinin 17/10/2014 tarihli kararını müteakip verilen kararların, anılan mahkeme kararının kanun yararına bozulması halinde hukuki değerden yoksun olacağı düşünülerek yapılan incelemede;
Somut olayda, suça sürüklenen çocuk ..."ın,mağdur ...’a karşı işlemiş olduğu hırsızlık suçunda; Uyaptan alınan çizelgeye göre İstanbul ili Şişli ilçesi yaz saati uygulaması dikkate alındığında, suç tarihinde güneşin saat 16.43"de batıp, saat 06.59"da doğduğu ve
5237 sayılı TCK’nin 6/1-e maddesi uyarınca gece vaktinin güneş doğmadan 1 saat öncesine denk gelen 05.59 itibarıyla son bulduğu; güvenlik kaydına göre ise suça sürüklenen çocuğun görüntü kayıtlarının 06.00 ile 06.47 aralığındaki zaman dilimine ait olduğu ve dolayısıyla hırsızlık suçunun gündüz vakti gerçekleştirildiğinin kabulü gerektiği gözetilmeden, koşulları oluşmadığı halde suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümde 5237 sayılı Kanun’un 143. maddesi uygulanarak fazla ceza tayini nedeniyle kanun yararına bozma istemine dayanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığımın ihbar yazısı, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmüş olduğundan KABULÜ ile hırsızlık suçundan suça sürüklenen çocuk ... hakkında kurulanîstanbul 2. Çocuk Mahkemesinin 17/10/2014 tarihli ve 2013/639 esas, 2014/439 karar sayılı hükmünün 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma uygulamaya yönelik olduğundan aynı maddenin 4. fıkrasının (d) bendi gereğince, hırsızlık suçu ile ilgili hüküm fıkrasından 5237 sayılı TCK"nın 143. maddesinin uygulanmasına ilişkin paragrafın çıkartılmasına, sonuç cezanın TCK’nın 142/1 - b,31/3 ve 2. maddeleri gereğince 1 yıl 1 ay 10 gün hapis cezası olarak belirlenmesine, hükmün diğer bölümlerinin aynen korunmasına, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 23/09/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.