Esas No: 2015/14609
Karar No: 2015/4429
Karar Tarihi: 28.10.2015
Uyuşturucu madde ticareti yapma - Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/14609 Esas 2015/4429 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme kararında, bir grup sanık hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma ve kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçlarından yargılama yapılmıştır. Mahkeme, bazı sanıkları suçlu bulup mahkum etmişken bazılarını ise beraat ettirmiştir. Ancak, bir sanık hakkında yapılan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçlaması ile ilgili temyiz incelemesi talebi reddedilmiştir. Ayrıca, bazı sanıkların uyuşturucu madde ticareti yapma suçlamasından mahkumiyetlerinin bozulması gerektiği ifade edilmiştir. Kararda, 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değiştirilen TCK'nın 191. maddesi ve aynı Kanun'un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun'a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrasının uygulanması gerektiği belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değiştirilen TCK'nın 191. maddesi
- 6545 sayılı Kanun'un 85. maddesi
- 5320 sayılı Kanun'a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası
20. Ceza Dairesi 2015/14609 E. , 2015/4429 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
Suçlar : a) Uyuşturucu madde ticareti yapma b) Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hükümler : a) ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkûmiyet
b) Sanıklar ... ve ... hakkında uyuşturucu madde ticareti suçundan beraat
c) Sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında kullanmak için uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkumiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
1- Sanık ... hakkında kullanmak için uyuşturucu bulundurma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde:
Sanık müdafiinin süresinde vermiş olduğu süre tutum dilekçesinde sadece uyuşturucu madde ticareti yapma suçuna ilişkin olarak temyiz isteminde bulunduğu sonradan verilen gerekçeli temyiz dilekçesinde kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçuna ilişkin olarak da temyiz isteminde bulunduğu anlaşılmış ise de kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçuna ilişkin süresinden sonra yapılan temyiz inceleme isteğinin 5320 sayılı Kanun’un 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca REDDİNE,
2- Sanıklar ... ve ... hakkındaki uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan kurulan beraat hükümlerinin incelenmesinde:
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşıldığından; Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
3- Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkındaki uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanık ..., sanıklar ..., ..., ve ... müdafilerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
4- Sanıklar ... ve ... hakkındaki uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde:
Kendilerinde herhangi bir uyuşturucu ya da uyarıcı madde ele geçmeyen sanıkların, diğer sanıklarda ele geçirilen uyuşturucu maddelerle ilgileri bulunduğuna veya diğer sanıkların suçlarına iştirak ettiklerine ilişkin, somut olay ve olgularla örtüşmeyen ve maddi bulgularla desteklenmeyen telefon görüşmeleri dışında, kuşku sınırlarını aşan yeterli ve kesin delil bulunmadığı gibi telefon konuşmalarında geçen maddelerin ele geçirilememesi nedeniyle uyuşturucu ya da uyarıcı madde olarak kabul edilemeyeceği gözetilmeden, uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan beraatleri yerine mahkûmiyetlerine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA,
6- Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkındaki kullanmak için uyuşturucu bulundurma suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerinin incelenmesinde:
Sanıklar hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçundan dolayı başka dava olup olmadığı, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra;
a) Sanıklar hakkında aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değilse, bu suç nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış olan sanık hakkında, hükümden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesi ve aynı Kanun"un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddenin 2.
./..
fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına",
b) Sanıklar bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine”
Karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin hükümlerin BOZULMASINA, 28.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.