Kamu kurum ve kuruluşlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/8157 Esas 2019/12472 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/8157
Karar No: 2019/12472
Karar Tarihi: 20.11.2019

Kamu kurum ve kuruluşlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/8157 Esas 2019/12472 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi         2017/8157 E.  ,  2019/12472 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Kamu kurum ve kuruluşlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : 1.Nitelikli dolandırıcılık suçu yönünden;TCK"nın 158/1-d, 35/2, 62, 52/1-2, 53, 51/1-3. maddeleri uyarınca mahkumiyet
    2.Resmi belgede sahtecilik suçu yönünden;TCK"nın 204/1, 62, 53, 51/1-3. maddeleri uyarınca mahkumiyet

    Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanık ...’in katılan ... aleyhine 19/09/2011 tarihinde Sincan 6. İcra Müdürlüğü’nün 2011/250 E. sayılı dosyası ile, 08/07/2010 tanzim ve 15/07/2011 ödeme tarihli 20.000,00 TL meblağlı bono ile icra takibi başlattığı, katılanın borca ve imzaya itirazı üzerine yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde senedin açığındaki borçlu imzalarının katılana ait imzalar oldukları ancak her iki imzanın da ıslak imza olmadıkları, mürekkepli kalemle atılmadıkları, katılanın farklı bir belgedeki gerçek imzasının, çeşitli bilgisayar teknolojileri, grafik ve görüntü düzenleme programları kullanılarak temin edilmiş olduğu, bilahare baskı sistemleri veya kalıp metaryeller kullanılmak suretiyle bahse konu senedin açığa farklı pozisyonlarda tahrifen taşınarak/basılarak sahte olarak oluşturulduğu sonucuna varıldığı, sanığın, 1978 yılında katılana arsa sattığını, alacağına karşılık ise katılan tarafından kendisine senet verildiğini, ancak katılanın senetteki borçlarını bir türlü ödemediği gibi ortadan kaybolduğunu, kendisine en son 1984 yılında ulaştığını, katılanın parasının olmadığını ve borcunu ödeyemeyeceğini söylediğini, kendisinin de borcuna karşılık sattığı arsa üzerine bina yapmayı teklif ettiğini ve katılan tarafından da bu talebinin kabul edildiğini ancak daha sonra katılanın haksız işgal dolayısıyla kendisi hakkında suç duyurusunda bulunduğu, bunun üzerine de elinde bulunan ve altındaki imza katılana, yazıları ise kendisine ait olan bono ile icra takibi başlattığını beyan ettiği, bu şekilde üzerine atılı suçları işlediği iddia olunan olayda; sanık savunması, katılan ve tanık beyanları, bilirkişi raporları ile dosya kapsamına göre, sanığın üzerine atılı suçları işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin mahkumiyet yönünde kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın senetteki imzanın katılana ait olduğuna ve katılanın senedi kendisine tanıklar huzurunda verdiğine, bu nedenle üzerine atılı suçların oluşmadığına ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 20/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.