17. Hukuk Dairesi 2015/11865 E. , 2018/5950 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacılar vekili, davalı sigorta şirketine trafik (...) sigortalı aracın, davacıların annesi/eşi olan destek ...’nün yolcu olarak bulunduğu aracın ve davalı ...’in sürücü olduğu aracın karıştığı trafik kazasında davacı çocukların yaralandığını, ...’nün vefat ettiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik her bir davacı için 1.000,00 TL maddi tazminatın ve yine her bir davacı için 30.0000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile maddi taleplerini artırmıştır.
Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre; davalı ... yönünden açılan davanın reddine, davacıların davasının kısmen kabulü ile davacı ... için 17.644,18 TL maddi tazminatın, davacı ... için 12.579,52 TL maddi tazminatın, davacı ... için 1.092,96 TL maddi tazminatın, davacı ... için 6.084,09 TL maddi tazminatın, davacı ... için 99.396,50 TL maddi tazminatın tahsiline, davacıların manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davalı sigorta şirketi kazaya neden olan aracın trafik sigortacısıdır. 2918 sayılı ....nun 98/1, 99/1. maddeleri ile Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi Genel Şartları"nın B.2. maddesi uyarınca rizikonun, bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortanın tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmakta, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüt gerçekleşmektedir. Somut uyuşmazlıkta, davalı sigorta şirketine kazanın 22.02.2010 tarihinde ihbar edildiği anlaşıldığından davalı sigorta şirketinin kendisine başvuru tarihinin 8 iş günü sonrası olan 05.03.2010 tarihinde temerrüde düştüğünün kabul edilmesi gerekirken dava tarihinden itibaren faizle sorumlu tutulması doğru olmayıp, bozma nedeni ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden 6100 sayılı HMK"nun geçici 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hüküm fıkrasının (1),(2), (3), (4) ve (5) bendlerinde yer alan “dava tarihinden itibaren” ibaresinin hükümden çıkartılmasına, yerine “ temerrüt tarihi 05.03.2010 tarihinden itibaren” ibaresinin eklenmesine ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 07/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.