Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/781
Karar No: 2019/4256
Karar Tarihi: 13.03.2019

ta Tekerrür ve Özel Tehlikeli - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2019/781 Esas 2019/4256 Karar Sayılı İlamı

4. Ceza Dairesi         2019/781 E.  ,  2019/4256 K.

    "İçtihat Metni"

    Tehdit, yaralama ve hakaret suçlarından sanık ..."un, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 86/2 (2 kez), 86/3-e (2 kez), 106/1-1, 43 (2 kez), 125/1 ve 125/4. maddeleri gereğince 2 defa 6 ay hapis, 7 ay 15 gün hapis ve 4 ay 11 gün hapis cezaları ile cezalandırılmasına dair Ankara 37. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/06/2017 tarihli ve 2016/90 esas, 2017/765 sayılı kararının, Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü"nün 07/01/2019 günlü ve 94660652-105-06-14775-2018-Kyb sayılı istemleri ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 14/01/2019 günlü ve 2019/2734 sayılı bozma düşüncesini içeren ihbarnamesiyle Daireye gönderilmiş olduğu görülmekle, dosya incelendi:
    Kanun yararına bozma isteyen ihbarnamede;
    Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 2. Ceza Dairesinin 25/09/2018 tarihli ve 2018/3407 esas, 2018/10190 karar sayılı ilamında yer alan "... Sanık hakkında tekerrüre esas alınan Bakırköy 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 2007/631 Esas, 2008/885 Karar sayılı ilamı ile kısa süreli hapis cezasının TCK"nın 50/1-f maddesi gereğince 5 ay süreyle kamuya yararlı bir işte seçenek tedbirine çevrildiği, 5237 sayılı TCK"nın 58/2-a-b maddelerine göre sadece hapis veya adli para cezalarının tekerrüre esas alınabileceği ve TCK"nın 50/5. maddesi uyarınca da uygulamada asıl mahkumiyetin bu madde hükümlerine göre çevrilen adli para cezası veya tedbir olduğunun belirtildiği, bu itibarla söz konusu seçenek yaptırımdan ibaret mahkumiyet hükmünün tekerrüre esas alınamayacağının gözetilmemesi...," şeklindeki açıklama karşısında, somut olayda sanığın tekerrüre esas alınan Ankara 44. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/09/2013 tarihli ve 2013/349 esas, 2013/228 sayılı kararı ile sonuç ceza olarak verilen 5 ay hapis cezasının 2 ay 15 gün süreyle kamuya yararlı bir işte çalıştırılması şeklindeki seçenek tedbire çevrildiği, bu kapsamda 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 58/2. maddesine göre sadece hapis veya adli para cezasının tekerrüre esas alınabileceği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunduğu anlaşılmıştır.
    TÜRK MİLLETİ ADINA
    I-Olay:
    Tehdit, yaralama ve hakaret suçlarından sanık ..."un, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 86/2 (2 kez), 86/3-e (2 kez), 106/1-1, 43 (2 kez), 125/1 ve 125/4. maddeleri gereğince 2 defa 6 ay hapis, 7 ay 15 gün hapis ve 4 ay 11 gün hapis cezaları ile cezalandırılmasına dair Ankara 37. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/06/2017 tarihli ve 2016/90 esas, 2017/765 sayılı kararının, tekerrüre esas alınan Ankara 44. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/09/2013 tarihli ve 2013/349 esas, 2013/228 sayılı kararı ile sonuç ceza olarak verilen 5 ay hapis cezasının 2 ay 15 gün süreyle kamuya yararlı bir işte çalıştırılması şeklindeki seçenek tedbire çevrildiği, bu kapsamda 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 58/2. maddesine göre sadece hapis veya adli para cezasının tekerrüre esas alınabileceği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle kanun yararına bozmaya konu edildiği anlaşılmıştır.
    II- Kanun Yararına Bozma İstemine İlişkin Uyuşmazlığın Kapsamı:
    Sanık ... hakkında kurulan hükümlerde, TCK"nın 58. maddesi gereğince tekerrür hükümlerinin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığının belirlenmesine ilişkindir.
    III- Hukuksal Değerlendirme:
    5237 sayılı TCK"nın “Suçta Tekerrür ve Özel Tehlikeli Suçlular” başlıklı 58. maddesinde;
    "(1) Önceden işlenen suçtan dolayı verilen hüküm kesinleştikten sonra yeni bir suçun işlenmesi halinde, tekerrür hükümleri uygulanır. Bunun için cezanın infaz edilmiş olması gerekmez.
    (2) Tekerrür hükümleri, önceden işlenen suçtan dolayı;
    a) Beş yıldan fazla süreyle hapis cezasına mahkûmiyet halinde, bu cezanın infaz edildiği tarihten itibaren beş yıl,
    b) Beş yıl veya daha az süreli hapis ya da adlî para cezasına mahkûmiyet halinde, bu cezanın infaz edildiği tarihten itibaren üç yıl,
    Geçtikten sonra işlenen suçlar dolayısıyla uygulanmaz.
    (3) Tekerrür halinde, sonraki suça ilişkin kanun maddesinde seçimlik olarak hapis cezası ile adlî para cezası öngörülmüşse, hapis cezasına hükmolunur.
    (4) Kasıtlı suçlarla taksirli suçlar ve sırf askerî suçlarla diğer suçlar arasında tekerrür hükümleri uygulanmaz. Kasten öldürme, kasten yaralama, yağma, dolandırıcılık, uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti ile parada veya kıymetli damgada sahtecilik suçları hariç olmak üzere; yabancı ülke mahkemelerinden verilen hükümler tekerrüre esas olmaz.
    (5) Fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişilerin işlediği suçlar dolayısıyla tekerrür hükümleri uygulanmaz.
    (6) Tekerrür halinde hükmolunan ceza, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilir. Ayrıca, mükerrir hakkında cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanır.
    (7) Mahkûmiyet kararında, hükümlü hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanacağı belirtilir.
    (8) Mükerrirlerin mahkûm olduğu cezanın infazı ile denetimli serbestlik tedbirinin uygulanması, kanunda gösterilen şekilde yapılır.
    (9) Mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin, itiyadi suçlu, suçu meslek edinen kişi veya örgüt mensubu suçlu hakkında da uygulanmasına hükmedilir.” hükmüne yer verilmiştir.
    5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerin İnfazı Hakkında Kanun"un "Mükerrirlere ve Bazı Suç Faillerine Özgü İnfaz Rejimi ve Denetimli Serbestlik Tedbiri " başlıklı 108. maddesinin 2. fıkrasında tekerrür nedeniyle koşullu salıverme süresine eklenecek miktarın, tekerrüre esas alınan cezanın en ağırından fazla olamayacağı düzenlenmiştir.
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 18/06/2013 tarihli ve 2013/8-129 esas, 2013/308 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, tekerrür, 765 sayılı TCK’da cezanın artırım nedeni olarak öngörülmüş iken, yeni sistemde koşullu salıverilme süresini de etkileyecek şekilde bir infaz rejimi olarak düzenlenmiştir. 5237 sayılı TCK’nın 58. maddesi uyarınca önceden işlenen suçtan dolayı verilen hükmün kesinleşmesinden sonra yeni bir suçun işlenmesi halinde, sanık hakkında tekerrür hükümleri uygulanacaktır. Tekerrür hükümlerinin uygulanabilmesi için önceki hükmün kesinleşmesi ve ikinci suçun kesinleşmeden sonra işlenmesi yeterli olup, cezanın infaz edilmiş olmasına gerek bulunmamaktadır. Ancak kanun koyucu tekerrür hükümlerinin uygulanabilmesi için önceki cezanın infaz edilmesi şartını aramadığı halde, infazdan sonra belirli bir sürenin geçmesi halinde tekerrür hükümlerinin uygulanmayacağını hüküm altına almıştır. Buna göre, beş yıldan fazla süreyle hapis cezasına mahkûmiyet halinde cezanın infaz edildiği tarihten itibaren beş yıl, beş yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezasına mahkûmiyet halinde ise cezanın infaz tarihinden itibaren üç yıl geçmekle tekerrür hükümleri uygulanmayacaktır. 5237 sayılı TCK’nın 58. maddesi uyarınca kişinin mükerrir sayılması için ilk hükmün kesinleşmesinden sonra ikinci suçun işlenmesi yeterli olup, ilk suçun 1 Haziran 2005 tarihinden önce veya sonra işlenmesinin mükerrirlik açısından herhangi bir önemi bulunmamaktadır. Tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmesinin sonucu olarak; mükerrir sanık hakkında, sonraki suç nedeniyle kanun maddesinde seçimlik ceza olarak hapis veya adli para cezası öngörülmüşse hapis cezasına hükmolunması, hükmolunan cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesi ve hükümlü hakkında cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanması gerekmektedir.
    TCK’nın “Kısa Süreli Hapis Cezasına Seçenek Yaptırımlar” başlıklı 50 maddesinin 5. fıkrasında, “Uygulamada asıl mahkûmiyet, bu madde hükümlerine göre çevrilen adlî para cezası veya tedbirdir.” hükmü düzenlenmiş, aynı Kanunun 45. maddesinde ise “Suç karşılığında uygulanan yaptırım olarak cezalar, hapis ve adlî para cezalarıdır." hükmü yer almıştır.
    TCK"nın 86. maddesinin 2. fıkrası; "(2) (Ek fıkra: 31/03/2005 - 5328 S.K./4.mad) Kasten yaralama fiilinin kişi üzerindeki etkisinin basit bir tıbbi müdahaleyle giderilebilecek ölçüde hafif olması halinde, mağdurun şikayeti üzerine, dört aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezasına hükmolunur." şeklinde, anılan Kanunun 125. maddesinin 1. fıkrası; "(1) Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden ... veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. Mağdurun gıyabında hakaretin cezalandırılabilmesi için fiilin en az üç kişiyle ihtilât ederek işlenmesi gerekir." biçiminde düzenlenmiştir.
    İncelenen dosyada;
    Sanık ... hakkında 27/09/2015 tarihinde gerçekleştirdiği iddia edilen, kasten yaralama, hakaret ve tehdit eylemleri nedeniyle cezalandırılması talebiyle kamu davasının açıldığı, yargılama neticesinde Ankara 37. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/06/2017 tarihli ve 2016/90 esas, 2017/765 sayılı kararıyla sanığın, TCK"nın 86/2 (2 kez), 86/3-e (2 kez), 106/1-1, 43 (2 kez), 125/1 ve 125/4. maddeleri gereğince 2 defa 6 ay hapis, 7 ay 15 gün hapis ve 4 ay 11 gün hapis cezaları ile cezalandırılmasına, Ankara 44. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/09/2013 tarihli ve 2013/219 esas, 2013/28 sayılı hükmü nedeniyle tayin olunan cezaların TCK"nın 58/6. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezaların infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verildiği, seçimlik ceza içeren hakaret ve kasten yaralama suçlarından hüküm kurulurken sanığın başka suçtan dolayı mükerrir olması sebebiyle TCK"nın 58/3. maddesinde belirtilen yasal zorunluluk nedeniyle hapis cezasının seçildiği, tehdit suçundan kurulan hükümde sanığın suç işleme hususundaki olumsuz tutumu nazara alınarak hapis cezasının TCK"nın 50/1. maddesinde düzenlenen seçenek yaptırımlara çevrilmesine yer olmadığına karar verildiği, hükümlerin kanun yoluna konu edilmeksizin kesinleştiği,
    Tekerrüre esas alınan Ankara 44. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/09/2013 tarihli ve 2013/219 esas, 2013/28 sayılı hükmü incelendiğinde, suç tarihinin 11/04/2012, karar tarihinin 16/09/2013, kesinleşme tarihinin ise 11/12/2014 olduğu, sanığın 86/2, 86/3-a, 62 maddeleri uyarınca 5 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına ve bu cezanın TCK"nın 50/1-f maddesi gereğince 2 ay 15 gün süreyle kamuya yararlı bir işte çalıştırılma seçenek yaptırımına çevrilmesine karar verildiği,
    Sanığın adli sicil kaydında başkaca tekerrüre esas hükümlülüğünün bulunmadığı,
    Anlaşılmıştır.Dosya kapsamı, kanun yararına bozma istemi ve tüm bu açıklamalar birlikte değerlendirildiğinde;
    Tekerrür şartları içerisinde yer alan “önceden işlenen bir suç nedeniyle mahkum edilmiş olma” unsurunun her türlü mahkumiyeti kapsayıp kapsamadığı tartışılmış ve uygulama ile doktrinde genel kabul gören anlayışa göre, bu mahkumiyetin “ceza mahkumiyeti” olması gerektiği, kabahatler kanununa göre verilen idari cezalar, disiplin cezaları, güvenlik tedbirlerine mahkumiyet ve TCK’nın 50/1. maddesi uyarınca kısa süreli hapis cezasına seçenek yaptırım olarak uygulanan para cezası dışındaki tedbirlerin tekerrüre esas olmayacağı ileri sürülmüştür.
    Her ne kadar TCK’nın 58/1. maddesinde açık bir şekilde “ceza mahkumiyeti”nden söz edilmemekte ise de, bu hüküm TCK’nın 58/2. maddesinde yer alan “ hapis veya adli para cezasına mahkumiyet halinde” ibareleri ile birlikte değerlendirildiğinde, önceki mahkumiyetin ceza mahkumiyeti olması gerektiği anlaşılmaktadır.
    TCK’nın 50/5. maddesinde “Uygulamada asıl mahkûmiyet, bu madde hükümlerine göre çevrilen adlî para cezası veya tedbirdir.” hükmü düzenlenmiş, aynı Kanunun 45. maddesinde ise “Suç karşılığında uygulanan yaptırım olarak cezalar, hapis ve adlî para cezalarıdır. hükmü yer almıştır. Bu düzenlemelerden de kısa süreli hapis cezasına seçenek yaptırım olarak uygulanan para cezası dışındaki tedbirlerin ceza mahkumiyeti olmadığı, dolayısıyla tekerrür hükümlerinin uygulanmasına esas alınamayacağı belirlenmektedir.
    Somut olayda; tekerrüre esas alınan Ankara 44. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/09/2013 tarihli ve 2013/219 esas, 2013/28 sayılı hükmü incelendiğinde, sanık hakkında hükmolunan 5 ay hapis cezasının TCK"nın 50/1-f maddesi gereğince 2 ay 15 gün süreyle kamuya yararlı bir işte çalıştırılma seçenek yaptırımına çevrilmesi, sanığın adli sicil kaydında başkaca tekerrüre esas hükümlülüğünün bulunmaması, kısa süreli hapis cezasına seçenek yaptırım olarak uygulanan para cezası dışındaki tedbirlerin ceza mahkumiyeti olmaması, dolayısıyla tekerrür hükümlerinin uygulanmasına esas alınamaması karşısında; anılan hükümlülüğün tekerrüre esas alınamayacağı gözetilmeden, seçimlik cezalar içeren hakaret ve kasten yaralama suçlarında, TCK"nın 58/3. maddesi uyarınca hapis cezalarının tercih edilmesine ve tüm hükümler yönünden cezaların TCK"nın 58/6. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezaların infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına dair Ankara 37. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/06/2017 tarihli ve 2016/90 esas, 2017/765 sayılı kararında isabet bulunmamaktadır.
    IV- Sonuç ve Karar:
    Yukarıda açıklanan nedenlerle;
    1)Tehdit suçundan kurulan hüküm yönünden;
    a)Kanun yararına bozma istemine ilişkin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen ihbarnamede yer alan bozma nedeni yerinde görüldüğünden, tehdit suçundan kurulan, Ankara 37. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/06/2017 tarihli ve 2016/90 esas, 2017/765 sayılı kesinleşen kararının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
    b)Yargılamanın tekrarlanması yasağına ve aynı Kanun maddesinin 4-d fıkrasına göre,
    Tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin kısımların çıkarılması suretiyle hükmün DÜZELTİLMESİNE,
    c)İnfazın bu hüküm üzerinden yapılmasına, bozulan kararda yer alan diğer hususların olduğu gibi bırakılmasına,
    2)Kasten yaralama ve hakaret suçlarından kurulan hükümler yönünden;
    a)Kanun yararına bozma istemine ilişkin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen ihbarnamede yer alan bozma nedeni yerinde görüldüğünden, kasten yaralama ve hakaret suçlarından kurulan, Ankara 37. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/06/2017 tarihli ve 2016/90 esas, 2017/765 sayılı kesinleşen kararının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
    b)Tekerrür hükümlerinin uygulanması mümkün değilse de, hükümlerde cezaların belirlenmesi sırasında TCK"nın 58/3. maddesi uyarınca seçimlik cezalardan hapis cezalarının tercih edilmesi nedeniyle cezaların şahsileştirilerek, hapis ya da adli para cezası tercihinin yeniden değerlendirilmesi gerekeceğinden, sonraki işlemlerin, CMK"nın 309/4 maddesi gereğince mahallinde mahkemesince yerine getirilmesine,
    13/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi