5607 sayılı Kanuna muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2018/5577 Esas 2018/9535 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/5577
Karar No: 2018/9535
Karar Tarihi: 01.10.2018

5607 sayılı Kanuna muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2018/5577 Esas 2018/9535 Karar Sayılı İlamı

7. Ceza Dairesi         2018/5577 E.  ,  2018/9535 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
    HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere

    Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
    Yerel Mahkemece 16.03.2015 tarihli 2014/2724 Esas ve 2015/12041 Karar sayılı bozma ilamında belirtilen zincirleme suç hükümleri bakımından değerlendirme yapılmış ise de iddianame ile hukuki kesinti oluşacağı göz ardı edilerek yeniden hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.
    İncelenen dosyada suç tarihinin 02.10.2011, iddianame düzenleme tarihinin ise 14.11.2011 olduğu,
    Sanığa ilişkin Dairemizce 2013/22475 Esas ve 2014/20037 Karar sayılı ilam ile daha önce düzeltilerek onanmasına karar verilen ve kesinleşen İstanbul Anadolu 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2011/967 Esas, 2012/551 Karar sayılı dosyasında, 23.10.2011 suç tarihli benzer eylem nedeniyle 07.12.2011 tarihinde iddianame düzenlendiği gözetilerek,
    Anılan dosyalar ile temyiz incelemesine konu dava dosyasında sanık hakkında aynı neviden suç nedeniyle kamu davalarının açılmış olduğu anlaşıldığından, bu suçlar arasında iddianame ile kesinti bulunmadığı gibi Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 08.04.2014 tarihli ve 2013/7-591 Esas, 2014/171 Karar sayılı kararında belirtildiği şekilde, suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesindeki özellikler, fiillerin işlendikleri yer ve işlenme tarih aralıkları, fiiller arasında geçen süre, korunan değer ve yarar, hareketin yöneldiği maddi konunun niteliği, olayların oluş ve gelişimi ile dış dünyaya yansıyan diğer tüm özellikler birlikte değerlendirildiğinde, sanık hakkında kesinleşen dosyanın getirtilip incelenerek ilgili belgelerin örneklerinin dosya arasına konulması ve eylemlerinin TCK"nun 43. maddesi kapsamında değerlendirilmesi halinde kesinleşen cezanın mahsubuna karar verilmesinin düşünülmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
    Kabule göre ise;
    1. Suç tarihi ve suça konu eşyanın niteliğine göre, sanığın 5752 sayılı Yasa ile değişik 4733 sayılı Yasanın 8/4. fıkrası uyarınca cezalandırılması gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm tesisi,


    2. Suçtan doğrudan zarar görmeyen ve katılma hakkı bulunmayan Gümrük İdaresi"nin katılan olarak kabul edilip lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
    3. Kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında uygulama maddesinin TCK"nun 50/1-a maddesi yerine TCK"nun 50. maddesi olarak gösterilmesi suretiyle CMK"nun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
    4. Dava konusu kaçak eşyaların müsaderesine karar verilirken uygulama maddesi olan TCK"nun 54/4. maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK"nun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi ve müsadere kararı ile yetinmek gerekirken katılan ... lehine müsadereye hükmolunması,
    Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, cezada kazanılan hakkın gözetilmesine, 01.10.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.