Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın, 30.05.2012 tarihinde işlediği sabit görülen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan dolayı TCK"nın 179/3-2, 62. maddeleri gereğince 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve CMK’nın 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Dikili (kapatılan) Sulh Ceza Mahkemesinin 07.12.2012 tarihli, 2012/378 esas, 2012/779 sayılı kararının itiraz edilmeden 15.12.2012 tarihinde kesinleşmesinin ve kesinleşme tarihinden itibaren 5 yıllık denetim süresinin başlamasının ardından, Bergama 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 31.03.2015 tarihli, 2015/33esas, 2015/214 sayılı kararı ile 24.12.2014 tarihinde işlediği sabit görülen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan dolayı TCK"nın 179/3-2, 62, 52/2-4. maddeleri gereğince 1500 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin kesin niteliğinde mahkumiyet hükmü verilen sanık hakkında, denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlemesi nedeniyle ihbarda bulunulmasını müteakip, duruşma açılarak, sanığın savunması alınıp, 13.07.2015 tarihli hükmün CMK"nın 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına ilişkin Dikili Asliye Ceza Mahkemesinin kararını kapsayan dosya incelendi: Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarına ilişkin 24/11/2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilebileceği değerlendirilerek yapılan incelemede: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiin sanığın salt alkollü olmasının güvenli sürüş yeteneğini kaybettirmediğine, verilen kararın usulve yasaya aykırı olduğuna dair temyiz itirazlarının reddiyle hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 01/10/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.