Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/1911 Esas 2018/2690 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/1911
Karar No: 2018/2690
Karar Tarihi: 19.09.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/1911 Esas 2018/2690 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Bu mahkeme kararı silahlı terör örgütüne üyelik suçundan mahkumiyet hükmü içermektedir. Temyiz başvurusu reddedilerek, hüküm onanmıştır. Tutanaklar ve belgeler incelendiğinde, yargılama sürecinde hukuka uygun olarak işlemler yapıldığı, delillerin kanuna uygun olarak elde edildiği ve vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı belirlenmiştir. Hüküm, TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK'nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca verilmiştir. Bu maddeler, sırasıyla silahlı terör örgütüne üyelik suçu, bu suçun cezai yaptırımı, terör örgütü kurma ve yönetme suçu, örgüte yardım suçu, terör örgütü propagandası suçu ve hapis cezasının infazı için şartları düzenlemektedir.
16. Ceza Dairesi         2018/1911 E.  ,  2018/2690 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Hükmolunan cezanın süresine göre şartları bulunmadığından sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca REDDİNE,
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 19.09.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.