Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/1730 Esas 2018/2688 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/1730
Karar No: 2018/2688
Karar Tarihi: 19.09.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/1730 Esas 2018/2688 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ceza Dairesi tarafından verilen 2018/1730 E., 2018/2688 K. numaralı kararda, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkum edildiği belirtilmiştir. Temyiz talebinin reddedildiği kararda, yargılama sürecindeki usul işlemlerinin kanuna uygun olarak yapıldığı ve hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği vurgulanmıştır. Sanığın Bylock kullanıcısı olduğunu ispat için gerekli olan tespit ve değerlendirme raporunun getirilmediği belirtilmiş; ancak diğer delillerin suçun sübuta erdiği hususunda vicdani kanaat oluştuğu ifade edilmiştir. Kararda, sanığın eyleminin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı belirtilmiştir. Kanun maddeleri olarak, TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK'nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri kararda geçmektedir.

16. Ceza Dairesi 2018/1730 E. , 2018/2688 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki usulü işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, toplanan delillerin suçun sübuta erdiği hususunda vicdani kanaatin oluşması için yeterli olup, şüpheye yer bırakmamış olması karşısında; sanığın Bylock kullanıcısı olduğunu ispat için gerekli olan tespit ve değerlendirme raporu getirilmeden karar verilmesi, diğer delillerin suçun sübutu için yeterli olması nedeniyle sonuca etkili görülmediğinden bozma nedeni yapılmamış, sanığın eyleminin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 19.09.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.