Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, uzlaşmaya tabi olan tehdit ve hakaret suçlarının uzlaşmaya tabi olmayan silahla kasten yaralamaya teşebbüs suçu ile birlikte işlendiği belirlenerek dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1-Tekerrüre esas alınan kasıtlı suçun, TCK"nın 191/1. maddesi uyarınca hükmolunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma olması ve 28.06.2014 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"la 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191. maddesinin değiştirilmiş olması ve anılan Kanunun 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddesindeki düzenleme karşısında; bu suç yönünden, uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılarak sonucuna göre, tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesi zorunluluğu, 2-Kabule göre de; Sanık hakkında hakaret suçundan verilen 6 ay hapis cezasından TCK’nın 125/4. maddesi gereğince artırım yapılırken 7 ay hapis cezası yerine 3 ay 15 gün hapis cezasına hükmolunarak, sonuç cezanın 5 ay 25 gün hapis yerine 2 ay 27 gün hapis cezası olarak eksik ceza tayini, Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."in temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümde 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 13/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.