19. Ceza Dairesi Esas No: 2018/8331 Karar No: 2019/506 Karar Tarihi: 21.01.2019
2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2018/8331 Esas 2019/506 Karar Sayılı İlamı
19. Ceza Dairesi 2018/8331 E. , 2019/506 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi ŞİKAYETÇİ : .... Hızlı Kargo ve Dağıtım A.Ş. SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜMLER : Beraat
Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre; 1)Sanık ... hakkında kurulan beraat hükmüne yönelik yapılan incelemede; Eyleme ve yükletilen suça yönelik şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 2) Sanık ... hakkında kurulan beraat hükmüne yönelik yapılan incelemede; Ticareti terk eden tacir açısından; muhatapların haklarını korumaya yönelik olarak İİK"nun 44. maddesi ile, ticareti terk eden bir tacire; 15 gün içerisinde keyfiyeti kayıtlı bulunduğu ticaret siciline bildirme ve bütün aktif ve pasifi ile alacaklılarının isim ve adreslerini gösteren bir mal beyanında bulunma, Ticaret Sicili Memurluğunca ticaret sicili ilanlarının yayınlandığı gazete"de ve alacaklıların bulunduğu yerlerde de mutat ve münasip vasıtalarla ilan etme ve ilan masraflarını da ödeme yükümlülükleri yüklenmiş, bu yükümlülüklere aykırı davranmanın yaptırımı ise İ.İ.K"nun 337/a maddesinde düzenlenmiş olup, takibi şikayete bağlı olan seçimlik hareketli bu suçun; 1- İİK"nun 44. maddesine göre mal beyanında bulunulmaması, 2- Mal beyanında mevcudun eksik gösterilmiş olması, 3- Aktifte yer alan malın veya yerine kaim olan değerin haciz veya iflas sırasında gösterilmemesi, 4- Mal beyanından sonra, beyan edilen bu mallar üzerinde tasarruf edilmesi” şeklinde sıralanan seçimlik hareketlerden herhangi birisinin işlenmesiyle, diğer koşulların da (alacaklının zarar görmesi ve borçlunun tacir olması gibi...) gerçekleşmesi halinde oluşacağı konusunda gerek uygulamada gerek öğretide herhangi bir duraksamanın mevcut olmaması ve somut olayımızda bu eylemden dolayı şikayetçi olan müştekinin zarar gördüğünün dosya içeriğinden anlaşılması karşısında; her ne kadar sanığın yetkilisi olduğu borçlu şirket hakkında şikayet tarihi olan 17/08/2011 tarihinden sonra bağlı bulunduğu vergi dairesince 30.01.2016 tarihinde resen terk işlemi yapılmış ise de, borçlu ticaret şirketinin şikayet tarihinde ticareti terk edip etmediğinin tespiti açısından, kayıtlı olduğu Vergi Dairesi Müdürlüğünden, şikayet tarihini kapsar şekilde en son verilen vergi beyanname örnekleri getirtilerek incelenip ve 05/11/2010 tarihli Ticaret Sicil Gazetesi’nde belirlenen ve en son kayıtlı “.... adresinde zabıta marifetiyle adı geçen şirketin, şikayet tarihi itibariyle ticari faaliyette bulunup bulunmadığı araştırılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik kovuşturma ile yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 21/01/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.