MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 28.05.2007 gününde verilen dilekçe ile mirasçılık belgesinin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 30.01.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne, duruşma isteminin davanın niteliği gereği reddine karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, mirasçılık belgesinin iptali isteğine ilişkindir.
Davacı vekili, ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2005/121 Esas, 2005/157 Karar sayılı veraset ilamının iptalini talep etmiştir.
Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı ... vekili temyiz etmiştir.
Mirasçılık ve mirasın geçişi, murisin ölüm tarihinde yürürlükte olan yasal duruma göre belirlenir.
Somut olayda; dosya içerisindeki nüfus kayıtlarına göre muris ..."nın 1919 yılında vefat ettiği anlaşılmaktadır. Hükme esas alınan 09.01.2012 tarihli raporda bilirkişi heyeti dava konusu uyuşmazlık hakkında uzmanlığı bulunmayan zabıt katibi ve hukukçu bilirkişi görevlendirilmek suretiyle oluşturulmuştur. Mahkemece murisin Türk Medeni Kanunu yürürlüğe girmeden önce Feraiz ve İntikal Kanunlarının yürürlükte olduğu dönemde vefat ettiği gözetilerek feraiz konusunda uzman hukukçu bilirkişiden (.... "den) rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken konusunda uzman olmayan bilirkişilerin düzenlediği denetime elverişli olmayan rapor doğrultusunda karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 12.05.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.