Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/2533
Karar No: 2017/4918
Karar Tarihi: 20.09.2017

Silahlı terör örgütüne üye olmak - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/2533 Esas 2017/4918 Karar Sayılı İlamı

Özet:


16. Ceza Dairesi'nin 2016/2533 E. & 2017/4918 K. sayılı kararında, sanık silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK'nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkum edildiği belirtilir. Ancak kararın incelenmesinde, sanığın savunma hakkının kısıtlandığı, adaletin doğrudan doğruya ve vasıtasız bir şekilde sağlanması gerektiği, sanığın anadilinde savunma yapması gerektiği, sanığın yargılandığı başka bir davada silahlı terör örgütü üyeliği suçundan yargılandığı belirtilerek, olayların bağlantısının tespit edilmediği ve eksik araştırma ile hüküm kurulduğu sonucuna varıldığı için karar bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
1. TCK'nın 314/2 maddesi: Silahlı terör örgütüne üye olmak
2. 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi: Terör örgütlerine yardım etmek
3. TCK'nın 62. maddesi: Suçların devam ettirilmesi
4. TCK'nın 53. maddesi: Hükümlerin açıklanması
5. TCK'nın 58/9. maddesi: Ceza indirimi
6. TCK'nın 63. maddesi: Suçta azmettirme
16. Ceza Dairesi         2016/2533 E.  ,  2017/4918 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmak
    Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    1-UYAP kayıtlarına göre mahkemenin yargı çevresi dışında başka suçtan tutuklu bulunan sanığa iddianamenin CMK"nın 176/3. maddesi uyarınca tebliğ edilmesi gerektiği gözetilmeyerek savunma hakkının kısıtlanması,
    2-Ceza yargılamasının temel ilkelerinden biri “doğrudan doğruyalık- vasıtasızlıktır.” Bu nedenle CMK 193/1. maddesinde “sanık olmaksızın yargılama olmaz” genel kuralına yer verildikten sonra istisnaları CMK 193/2, 194/2, 195, 196, 200/1 ve 204. maddelerinde gösterilmiştir. Sanığın kabulüne bağlı olarak alt sınırı 5 yıl ve daha fazla hapis cezası gerektiren suçlar hariç olarak istinabe yoluyla sorguya çekilebilecektir. Görüntülü ve sesli iletişim tekniği kullanılarak sorgu yapma imkanı CMK 196/4. madde hükmüne göre mümkün kılınmıştır.
    Sanık, silahlı terör örgütü yöneticiliği yapma suçundan TCK"nın 314/1. maddesi uyarınca cezalandırılması istemi ile tutuksuz olarak yargılanmakta olup, UYAP kayıtlarına göre 24.12.2010 ile 07.06.2012 tarihleri arasında mahkemenin yargı çevresi dışında başka bir suçtan cezaevinde olduğu anlaşılmıştır.
    Sanık, cezaevinde bulunduğundan soruşturma aşamasında savunması alınamamış, 13.10.2011 tarihli ilk celsede hazır bulunmasına rağmen Türkçe savunma yapmak istemediğini, kürtçe savunma yapmak istediğini bildirmiş ve mahkemece bu talebi reddedilerek sanığın savunma yapmaktan vazgeçtiği kabul edilmiştir.
    Sanığın okur yazar olup Türkçe bildiği de dikkate alındığında, CMK"nın 202/1. maddesi ile AİHM"nin Mehdi Zana-Türkiye davasındaki kararı birlikte değerlendirildiğinde, yargılama aşamasında anadilde savunma yapmakta ısrar etmesini hakkın kötüye kullanımı olarak kabul etmek mümkün ise de; Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/3-e maddesindeki düzenlemenin ve AİHM kararlarının tercüman vasıtası ile savunma yapma hakkına ilişkin asgari standartlarının da üstünde bir nitelik taşıyan, hükümden önce 31.01.2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6411 sayılı Kanunun 1. maddesi ile CMK’nın 202. maddesine eklenen 4. fıkradaki yasal düzenleme nedeniyle kanun koyucunun bu hakka atfettiği değer ayrıca Ceza Muhakemesi Kanununa Göre Tercüman Listelerinin Düzenlenmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri de gözününde bulundurularak 07.06.2012 tarihinde cezaevinden tahliye olduğu ve hakkında duruşmalardan vareste tutulmasına dair karar verilmediği anlaşılan sanığa anadilde savunma yapabileceği hususunda ihtaratı içeren usulüne uygun meşruhatlı tebligat yapılarak, sanığın savunmasının alınması gerektiği gözetilmeden ve sanığa bu imkan tanınmadan savunma hakkından vazgeçtiği kabul edilerek hüküm kurulması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
    3- Sanık hakkında, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 23.09.2010 tarih ve 2010/191 esas sayılı iddianamesi ile PKK silahlı terör örgütü üyesi olmak suçundan kamu davası açıldığı ve sanığın bu soruşturma kapsamında 09.04.2010 tarihinde gözaltına alınıp, 24.12.2010 tarihinde tutuklandığı, sanığın Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesinin 2010/208 Esas sayılı dosyasında yargılamasının yapıldığının anlaşılması karşısında, sanığa yüklenen silahlı terör örgütüne üye olma suçunun temadi eden suçlardan olduğu gözetilip, olaylar arasında hukuki veya fiili kesinti bulunup bulunmadığının tespiti bakımından anılan soruşturma ve kovuşturma dosyaları celp edilerek öncelikle olaylar arasında hukuki veya fiili kesinti olup olmadığı tespit edildikten sonra mümkün olması halinde dosyaların birleştirilmesi, kesinleşmiş olmaları durumunda ise onaylı örnekleri dosya arasına alındıktan sonra bir bütün halinde değerlendirilip sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiinin ileri sürdüğü itirazlar bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 20.09.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi