15. Ceza Dairesi Esas No: 2018/2262 Karar No: 2019/12281 Karar Tarihi: 19.11.2019
Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/2262 Esas 2019/12281 Karar Sayılı İlamı
15. Ceza Dairesi 2018/2262 E. , 2019/12281 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Beraat
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın beraatine ilişkin hükümler; O yer Cumhuriyet savcısı ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Katılan ...’in sanık ile 1995 yılına kadar ortak inşaat işi yaptıkları, beraber çalıştıkları dönemde sanığın isteği üzerine katılanın sanığa keşideci imzasını atmak suretiyle boş senet verdiği, daha sonra sanığın söz konusu senedi 700.000 USD bedelli ve 25/02/2008 vade tarihli olarak düzenleyerek 03/09/2010 tarihinde Kadıköy 8. İcra Müdürlüğü kanalıyla icra takibi başlattığı, katılan tarafından yapılan itiraz üzerine senet üzerindeki vade tarihinin yıl hanesinin birler basamağındaki “2” rakamı olup “8” rakamına dönüştürüldüğünün tespit edilmesi üzerine takibin iptal edildiği, sanığın bu şekilde atılı suçları işlediğinin iddia edildiği olayda: Sanığın savunmasında vade tarihini kendisinin yazdığını belirterek suça konu senedi alma sebebi olarak Acıbadem semtinde bulunan dükkanının 1/2 hissesini katılana 700.000 dolara sattığını ve parayı almadan devir işlemini yaptığı ve buna karşılık suça konu 700.000 dolarlık senedi aldığını savunması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; bu hususun öncelikle katılana sorulması ile tapudan bu durumun araştırılıp, gerektiğinde bahsi geçen yerin devir tarihindeki değerinin de tespitinin yapılması ayrıca dosyada mevcut 01/10/2011 tarihli ATK raporunun bulunmasına rağmen mahkemece beraat hükmü kurulurken taraflar arasındaki hukuk mahkemesindeki özel bilirkişi raporuna üstünlük kılınmasının nedeninin de açıkça belirtilmemiş olması karşısında toplanan delillerin sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde hükümler kurulması, Kanuna aykırı olup, O yer Cumhuriyet savcısı ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASI, 19/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.