Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/11297
Karar No: 2018/5833
Karar Tarihi: 05.06.2018

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/11297 Esas 2018/5833 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/11297 E.  ,  2018/5833 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, 27.04.2013 tarihinde davalı ..."un kullandığı, ..."e ait olup ..."ye ... poliçesi ile sigortalı olan ... plaka sayılı otomobilin, ... plaka sayılı çöp arabasının konteynırları boşaltmak için yavaşladığı sırada arkadan hızla gelerek çöp konteynerlerine çarptığını ve orada bulunmakta olan davacıyı konteynerle çöp arabası arasına sıkıştırarak davacının yaralanmasına neden olduğunu, davacının uzun süre hastanede kaldıktan sonra kırıkların kaynaması için evine çıkartıldığını, halen evinde yattığını ve tedavisinin ne kadar devam edeceğinin belli olmadığını, davacının işçi olduğunu, doktorların ifadesine göre kaza nedeni ile %30 oranında işkaybı olacağı ve beden gücünü gerektiren işlerde çalışmasının mümkün olmayacağına işaret ettiklerini, davacının çalıştığı yerde sigortalı işçi olduğunu ve aylık 1.100,00 TL ücret aldığını, kazanın meydana gelmesinde 34 GU 7913 plaka sayılı araç sürücüsü ..."un tam kusurlu olduğunu belirterek fazlaya ait hakları saklı kalmak kaydı ile 10.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren
    yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, yargılama sırasında talebini 51.962,28 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalı ... vekili ve davalı ..., davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ... vekili, müvekkili açısından husumet yokluğu nedeniyle davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davalı ..."e açılan davanın reddine, diğer davalılara karşı açılan davanın kabulü ile, 51.962,00 TL"nin 27/10/2013 olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte; davalı ..."dan 25/06/2013 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ve poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere davalı ... AŞ"den tahsili ile davacıya ödenmesine, karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
    2918 sayılı Kanun’un 85. maddesinde araç işleteninin sorumluluğu düzenlenmiş, işletenin ve araç işleticisi teşebbüsün sahibinin, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumlu olacağı belirtilmiş, aynı Yasanın 20/d maddesinde ise, motorlu araçların satış ve devirlerinin trafik tescil müdürlüklerinde veya noterliklerde yapılacağı öngörülmüş olup, ancak böyle bir satış ve devir işleminin araç üzerindeki mülkiyet hakkını devre elverişli olduğu açıklanmıştır. Anılan Yasa maddesinde belirtilen türden resmi bir satış ve devir işlemi yapılmaksızın, satış işlemine dayalı olarak işleten sıfatının ve araç üzerindeki mülkiyet hakkının devredildiğinin kabulü mümkün değildir.
    Somut olayda davalı ..., aracı 22.03.2013 tarihli adi yazılı satış sözleşmesi ile ihbar olunan ..."e sattığını ve teslim ettiğini, akabinde 21.06.2013 tarihli noter satış senedi ile aracın resmi olarak da ..."e satıldığını beyan etmiş, aracın kaza tarihinden önce satışına ilişkin resmi bir belge ibraz edememiştir. İbraz ettiği resmi belge kaza tarihinden sonra 21.06.2013 tarihli noter satış senedidir.
    Yapılan yargılama sonunda mahkeme tarafından davalı ..."ün kaza tarihi itibari ile aracı haricen satarak devrettiği gerekçesi ile araç maliki olarak husumetinin bulunmadığı gerekçesiyle davalı ... hakkındaki davanın reddine karar verilmiştir.
    Yukarıdaki açıklamalar ışığında mahkemece, kaza tarihinden önce aracın 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 20/d maddesinde öngörülen biçimde devrini gerçekleştirmeyen araç sahibi davalı ... hakkında yargılamaya devam edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 05/06/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi