20. Hukuk Dairesi 2019/958 E. , 2019/2610 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi, asli müdahil ..., davalılar Hazine ve Kocasinan Belediye Başkanlığı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Çekişmeli ... ili ... ilçesi ... köyü ... mevkiinde bulunan 108 ada 923 parsel sayılı 757266,99 m2 yüzölçümündeki taşınmaz edinme sebebinde taşınmazın kadimden beri ve halen ... köyü halkı tarafından mera olarak kullanıldığı, zemin durumunun da bu vasıfta olduğu, taşınmazın 1971 yılında toprak tevzi komisyonunca yapılan çalışmalarda mera olarak 225 komisyon parsel nosu ile sınırlandırıldığı belirtilerek mera olarak sınırlandırılmıştır. Keza, aynı yerde 1998 yılında yapılan kadastro çalışması sırasında 108 ada 118 nolu 1586,18 m2 miktarındaki parsel ...adına; 141 nolu 3581,17 m2 miktarındaki parsel Mükremin Külahcı adına; 145 nolu 10905,88 m2 miktarındaki taşınmaz Yaşar ... adına; 149 nolu 18102,70 m2 taşınmaz hali arazi niteliğinde Hazine adına; 151 nolu 3294,54 m2 miktarındaki taşınmaz Halil Işık adına; 152 nolu taşınmaz 4033,56 m2 miktarındaki parsel ... Külahcı adına; 154 nolu parsel 4630,41 m2 miktarında ... Orhan adına; 155 nolu parsel 8440,86 m2 miktarında Hazine adına tespit edilmiş, ... köyünde çalışmalara 2007 yılına kadar ara verilmiş, mera komisyonunun 06.12.2007 tarih ve 12545 sayılı yazısı ile taşınmazların 23 nolu Mera Komisyonu tarafından 1971 yılında yapılan mera çalışmasında mera olarak sınırlandırılan parsel içinde kaldığını ileri sürerek komisyona itirazda bulunmuş, komisyon tarafından 23 nolu Toprak Komisyonu tarafından düzenlenen 26.02.1971 tarih ve 326 numaralı mera norm kararları ve eki olan 1/5000 ölçekli paftalar ve bütün evrakın incelendiği, mera komisyonu tarafından gönderilen 30 N paftasının zemine uygulanmasında itirazlı parsellerin 225 nolu mera parseli içinde kaldığının belirlendiği gerekçesiyle 108 ada 923 nolu parselin sınırlandırılmasının iptaline, 118, 141, 145, 149, 151, 152, 154, 155 nolu parsellerin tahdit ve tespitleri de iptal edilerek 108 ada 923 nolu mera parseline katılmasına, 108 ada 923 nolu parselin mera vasfıyla ortamalı olarak sınırlandırılmasına karar verilmiştir. İşbu sınırlandırma 22/04/2008 ila 22/05/2008 tarihleri arasında ilan edilmiştir. Yine 14/03/2008 tarihli komisyon tutanağından, aynı çalışma alanı içinde 109 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 1998 yılında yapılan çalışmada Hazine adına tespit edildiği, mera komisyonu tarafından tespite itiraz edildiği, bütün evrakların incelenmesi ve uygulanmasından 109 ada 1 nolu parselin bir kısmının 496 nolu mera parseli içinde kaldığı gerekçesiyle bu kısmın iptal edilerek 109 ada 4 nolu parsel altında mera olarak sınırlandırılmasına, bakiye kısmın 109 ada 1 parsel altında tespit gibi Hazine adına kalmasına karar verilmiş, bu karar da 22/04/2008 ila 22/05/2008 tarihleri arasında ilan edilmiştir.
Davacı ... Yönetimi 20.05.2008 havale tarihli dilekçesiyle, 108 ada 925, 108 ada 923 ve 109 ada 1 ve 4 nolu parsellerin amenjman planından, memleket haritasından ... sayılan yerlerden olduğuklarının anlaşıldığını ayrıca eylemli olarak da ... olduklarını ileri sürerek 108 ada 925 nolu parsel (a, b, c, d, e, f ve g harfleri ile gösterilen kısımları), 108 ada 923 nolu parselin (h) ve (ı) harfi ile dilekçesinde yazılı ve dilekçe ekindeki krokisinde gösterdiği kısımları; 109 ada 4 nolu parselin (k) harfi ile gösterilen bölümü ile 109 ada 1 nolu parselin (L) harfi ile gösterilen kısmının tespitlerinin iptali ile ... vasfında Hazine adına tescilini istemiştir.
Müdahil gerçek kişi davaya konu olan 108 ada 923 parsel içerisinde murisinden intikal eden ve taksim sonucu kendisine isabet eden tarlası bulunduğunu ve bu tarlanın kadastro çalışmaları sırasında 108 ada 923 parsel içerisinde kaldığını ileri sürerek davaya katılmıştır.
Mahkemece 04.07.2008 tarihli tefrik kararı ile 108 ada 925 parsel hakkındaki dava tefrik edildikten sonra eldeki davada yapılan yargılama sonucu müdahil davacı ..."ın davasının reddine; davacı ... Yönetiminin davasının kabulü ile; dava konusu 109 ada 1 ve 4 parsel sayılı taşınmazların tespitlerinin iptali ile ... vasfı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline; 108 ada 923 parsel sayılı taşınmazın tespitinin kısmen iptali ile 17/06/2015 havale tarihli bilirkişi raporunda (h) harfi ile gösterilen 119997,38 metrakarelik kısım ile (ı) harfi ile gösterilen 22999,82 metrekarelik kısmın ifraz edilerek ayrı birer parsel numarası verilmek suretiyle ... vasfı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, bakiye kısmın tespit gibi tesciline karar verilmiş, davacı ... Yönetimi tarafından 108 ada 923 parsele yönelik olarak, asli müdahil ..., davalılar Hazine ve Kocasinan Belediye Başkanlığı tarafından tüm yönlerden temyiz edilmiştir. Davalı Hazine temyiz talebinden vazgeçmiştir.
Dava kadastro tespitine ve mera sınırlandırmasına itiraza ilişkindir.
1) Davalı Hazinenin temyiz itirazları bakımından; gerekçeli karar 09/12/2015 tarihinde davalı Hazineye tebliğ edilmiş, Hazine önce 23/12/2015 tarihli temyiz dilekçesi ile temyiz talebinde bulunmuş, daha sonra 21/12/2015 tarihli ve 20767 sayılı olur yazısına ekli 05/01/2016 tarihli dilekçe ile temyiz dilekçesi ile temyiz isteminden vazgeçtiğine göre; Hazinenin temyiz dilekçesinin vazgeçme nedeniyle REDDİNE,
2) Davacı ... Yönetimi, asli müdahil gerçek kişi ve davalılardan Kocasinan Belediye Başkanlığının temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede;
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, özellikle keşif sonucu, uzman ... bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli 108 ada 923 parsel sayılı taşınmazın (ı) ve (h) harfleri ile gösterilen kısımlarının ... sayılan yerlerden olduğu, diğer kısımlarının ... sayılmayan yerlerden olduğu, keza asli müdahil gerçek kişinin talep ettiği 108 ada 923 parselde (a) harfi ile gösterilen bölüm yönünden zilyetlik şartlarının oluşmadığı anlaşıldığına göre yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesiyle 3402 sayılı Kanuna eklenen "Kadastro işlemi ile oluşan tespit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekâlet ücreti dahil, yargılama giderine hükmolunmaz.” şeklindeki 36/A maddesi ve 17. maddesi ile eklenen "Bu Kanunun 36/A maddesi hükmü, henüz infaz edilmemiş yargı kararlarındaki vekâlet ücreti dâhil yargılama giderleri için de uygulanır.” şeklindeki geçici 11. maddesi hükümleri uyarınca davalılar aleyhine vekâlet ücreti dahil yargılama giderlerine hükmolunması, hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hükmün 5 ve 6 fıkralarının tamamının hükümden çıkartılmasına ve bunun yerine 5 numaralı fıkra olarak ""5- 3402 sayılı Kanuna 6099 sayılı Kanunla eklenen 36/A ve geçici 11. maddesine göre, davacı ... Yönetiminin yaptığı tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına ve aynı Kanun hükmü gereğince davacı ... Yönetimi yararına vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına"" ibarelerinin yazılması suretiyle ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 15/04/2019 günü oy birliği ile karar verildi.