17. Hukuk Dairesi 2015/11312 E. , 2018/5829 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile davalı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-KARAR-
Davacı vekili, 15.04.2008 tarihinde davacı müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu ... plakalı araca, davalılardan ..."in kullandığı diğer davalı şirketin maliki olduğu ... plakalı aracın çarpması sonucunda müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını, kazanın oluşumunda davalı tarafın maliki olduğu ve kullandığı aracın tam kusurlu olduğunu, davacının bu kaza nedeniyle uzun süre tedavi görüp halen tedavisinin devam ettiğini ve bu nedenle manevi açıdan sıkıntı çektiğini, ayrıca çalışamadığı dönem için de zararı oluştuğunu belirterek 10.000,00 TL maddi ve 30.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Şirket vekili, müvekkilinin yaralanan davacının tedavisi için gelen geleni yaptığını, davacının kırılan bacağının tedavisi için özel hastaneye gönderildiğini, tedavi giderlerinin müvekkilince karşılandığını, müvekkilinin davacının tedavisi için 19.728,71 TL hastane faturası ödediğini, davacının talep ettiği maddi ve manevi tazminat miktarının kabul edilemez olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 526,30 TL maddi tazminat ile 7.000,00 TL manevi tazminatın 17/12/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalı .... Ltd. Şti. vekilince vekilince temyiz edilmiştir.
1-6100 sayılı HMK geçici 3/2.maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nun 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 1.1.2015 tarihinden itibaren 2.080,00 TL’ye çıkarılmıştır.
Temyize konu karar anılan yasanın yürürlüğünden sonra verilmiş olup davalı aleyhine hükmedilen 526,30 TL maddi tazminat yönünden karar kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden davalı .... Ltd. Şti. vekilinin maddi tazminata yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle manevi tazminatın takdirinde B.K.nın 47.maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nasafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, davalı ... vekilinin manevi tazminata yönelik tüm ve davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
3-Dava, trafik kazasından kaynaklanan yaralanma nedeni ile oluşan cismani zarar(çalışılamayan süre için oluşan zarar) nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Dava dilekçesinde davacının, tedavi giderine yönelik bir talebi bulunmayıp, maddi tazminat adı altında talep ettiği zararın; iş ve güçten kalma sonucunda oluşan zarar olduğu anlaşılmaktadır.
Somut olayda, ... uzmanı bilirkişi tarafından düzenlenen 01.03.2012 tarihli raporda, davacı için on iki ay geçici iş göremezlik süresi belirlenmiş olup, hükme esas alınan 8/11/2012 havale tarihli hesap raporunda ise, davacının on iki aylık iş göremezlik süresi için 6.113,39 TL zarar hesaplanmış, tedavi giderine ilişkin olarak ise, 8.829,33 TL belgeli tedavi gideri zararı bulunduğu, bu miktarın 8.549,02 TL"sinin davalı Şirket tarafından
ödendiği ve ayrıca davalı Şirket tarafından davacıya tedavi gideri adı altında da 6.920,00 TL ödeme yapıldığı belirtilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden; davacının tedavisi için davalı Şirket tarafından ödeme yapılmış olduğu, bu ödemelerin bir kısmının hastanelere yapılan belgeli giderler, bir kısmının ise davacının babası olduğu anlaşılan ... ... ..."a elden ya da banka aracılığı ile yapılan ödemeler olduğu anlaşılmakla, yapılan ödemelerin davacının tedavisine ilişkin ödemeler olduğu anlaşılmakla, kaldı ki bu husus(yapılan ödemelerin tedavi giderine yönelik olduğu hususu) davalı Şirketin de kabulündedir.
Bu durumda mahkemece, davacının çalışamadığı on iki aylık süreye yönelik olarak hesaplanan iş ve güçten kalma zararının tamamına hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile ve yazılı olduğu şekilde, davalı Şirket tarafından davacının tedavi gideri için yapılan ödemelerin davacının iş göremezlik zararından düşülmesi suretiyle karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı .... Ltd. Şti. vekilinin temyiz dilekçesinin, aleyhine hükmedilen maddi tazminata ilişkin kısım yönünden mahkeme hükmünün kesin olması nedeniyle REDDİNE,(2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı .... Ltd. Şti. vekilinin manevi tazminata ilişkin bulunan tüm ve davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 3 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 450,47 TL kalan harcın temyiz eden davalı .... Ltd. Şti"den alınmasına 05/06/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.