8. Hukuk Dairesi 2014/414 E. , 2014/1965 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ankara 7. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 08/01/2013
NUMARASI : 2011/1166-2013/21
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire"ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR
Davacı üçüncü kişi vekili, Ankara 26. İcra Müdürlüğü"nün 2010/13551 sayılı dosyası ile borçlu hakkında yapılan takipte üçüncü kişiye ait işyerinde haciz işlemi yapıldığını, borçlu ile ilgisi olmadığını haczedilen mallar davacıya ait olduğundan haczin kaldırılmasını istemiştir.
Davalı alacaklı vekili, haciz yapılan yerin borçlu şirkete ait olduğunu, bu davanın alacağı sürüncemede bırakmak amacıyla açıldığını, haksız ve yersiz olduğundan reddini savunmuştur.
Mahkemece, davalı alacaklı tarafından davalı borçlu G.. Grup Mağazacılık Tekstil Konfeksiyon İmalat İthalat İhracat Tic. AŞ. hakkında kambiyo senetlerine özgü takip yolu ile icra takibi başlatıldığı, borçlu şirketin Ticaret Sicil Memurluğu’nda kayıtlı adresinin, "100.Yıl Çarşısı Kat No: Ulus" olduğu, ödeme emri tebligatının bu adrese yapıldığı, haczin de aynı yerde gerçekleştirildiği, davaya konu 16.09.2011 tarihindeki hacizden önce 09.09.2011 tarihinde yapılan haciz işleminin de aynı adreste yapıldığı 09.09.2011 tarihinde haciz mahallinde borçlu şirket ortağı A.. G.."ün hazır olduğu, 16.09.2011 tarihli haciz tutanağının incelenmesinde, haciz mahallinde borçluya ait evrakların ele geçirildiği, bu durumda İİK"nun 97/a maddesi nazara alındığında mülkiyet karinesinin alacaklı yararına olup ispat yükünün davacı üçüncü kişide bulunduğu, ödeme emrinin haciz yapılan adreste tebliğ edildiği, hacizde borçluya ait bir kısım evrakların ele geçirildiği, borçlu şirket yetkilisinin icra dosyasına verdiği 08.04.2011 tarihli mal beyanında haciz yapılan adresteki mağazalarında borcu karşılayacak giyim eşyasının bulunduğunu bildirdiği, yine daha evvel 09.09.2011 tarihli hacizle önceki haciz işlemleri esnasında borçlu şirket yetkilisi ve ortağının davaya konu aynı haciz yerinde hazır bulundukları, davacının haciz yapılan işyerinde kendisinin faaliyet gösterdiği, mahcuzların kendisine ait olduğu ve borçlu şirket ile ilgi ve alakasının bulunmadığına ilişkin iddiasını hiçbir tereddüte yer bırakmayacak şekilde kesin ve inandırıcı delillerle ispat edemediği anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiş, karar davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, İİK’nun 96 ve devamı maddeleri gereğince üçüncü kişi tarafından açılmış istihkak iddiasının kabulü istemine ilişkindir.
Alacaklı N.. Ö.., Ankara 26. İcra Müdürlüğü"nün 2010/13551 Esas sayılı icra takip dosyası ile borçlu G.. Grup Mağazacılık Tekstil AŞ."ne karşı kambiyo senetlerine özgü takip yolu ile 27.09.2011 tarihinde icra takibi başlatmıştır. Bu icra takibi nedeni ile "Ulus 100. Yıl Çarşısı Kat No:" adresinde 16.09.2011 tarihinde haciz işlemi yapılmıştır. Haciz uygulaması sırasında borçlunun bulunmadığı haciz tutanağı içeriğinden bellidir. İİK’nun 8/2 maddesi gereğince icra tutanakları aynı kuvvette belge ile aksi ispat edilene kadar geçerlidir. Alacaklı ve borçlu taraflar arasında birden çok icra takibi yapıldığı bu dosya ve dairemizce incelenen diğer dosyaların da kapsamından bellidir. Borçlu şirketin ticaret sicil kaydındaki müseccel adresi, "100.Yıl Çarşısı Kat: No: ve Ulus Ankara"dır. Bu adreslerde taraflar arasında görülen diğer istihkak davalarındaki haciz işlemleri yine aynı tarihlerde yapılmıştır. Ancak söz konusu bu dosyada haciz, "100. Yıl Çarşısı Kat: No:" adresinde yapıldığı haciz tutanağında yazılıdır. Haciz yapılan bu adresin borçlu şirketin ticaret sicil kaydındaki müseccel adresi olmadığı dosya kapsamından belirlendiğinden ve Mahkemenin karar gerekçesinde de dava konusu haczin sanki nolu işyerinde yapıldığı değerlendirilerek karar verilmiş olması nedeni ile haciz yapılan yer ile karar gerekçesinde bir çelişki oluşmuştur.
Bu maddi ve hukuki olgular gözönüne alınarak haciz yapılan yer olan nolu işyerinin borçlu ile bir bağlantısı olup olmadığı saptanarak, haciz tutanağı içeriği ayrıntılı olarak somut hacze uygun değerlendirilerek, haciz yerinde bulunan borçluya ait evrakların karar gerekçesinde yine aynı şekilde değerlendirilerek yeniden bir karar verilmesi gerektiğinden, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan kararın bozulması gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı üçüncü kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün İİK"nun 366 ve 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK"nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 24,30 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine,
10.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.