Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/11630
Karar No: 2019/2609

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/11630 Esas 2019/2609 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/11630 E.  ,  2019/2609 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Kadastro sırasında ...- mevkii 108 parsel sayılı 4896 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, dava dışı 96 parselle birlikte 595 tahrir numaralı vergi kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... adına tespit edilmiştir. ... ve ... ’in itirazları tapulama komisyonunca feragat nedeniyle reddedilmiş, davacılar ... ve ... parselin ortak mirasbırakanları..."dan intikal ettiği, kendi payının da bulunduğu iddiasıyla dava açmışlar, ... Yönetimi taşınmazın ... sayılan yerlerden olduğu, müdahil gerçek kişiler ise, taşınmazın ortak mirasbırakanlardan kaldığı, kendi paylarının da olduğu, ... ise, taşınmazın bir bölümünü ...’ten satın aldığı, adına tescili iddiasıyla davaya katılmışlardır. Mahkemece, ... ve...’ın itiraz etmemiş sayılmalarına, davacı ... ile müdahil ... Yönetimi ve gerçek kişilerin davalarında görevsizliğine, çekişmeli parselin tespit gibi ... adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm ... Yönetimi ve müdahil ... mirasçıları ... ve arkadaşları tarafından temyiz edilmiştir.
    Hükmüne uyulan Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 26.02.2004 gün ve 2004/972-1175 E.-K. sayılı bozma kararında özetle: “Yürürlükten kaldırılan 766 sayılı Kanunun 26. maddesi gereğince, tapulama müdürünün tapulaması biten birliklerde mevcut gayrimenkullerin tespit durumunu ve maliklerini ve var ise itiraz edenlerini gösteren bir cetvel hazırlayarak, birliklerde 30 gün süreyle ilan edeceği, 27. madde gereğince itirazsız tutanakların kesinleştirilip, itirazlı tutanakların Kanunun 28. maddesi gereği Tapulama müdürü başkanlığında kurulan tapulama komisyonunca incelenip karara bağlanacağı, komisyon kararlarının itiraz edene ve lehine tespit yapılana tebliğ edileceği, alakadarların komisyon kararlarına karşı 30 günlük sürede dava açtıkları taktirde tapulama tutanağı ve ilişiklerinin tapulama hâkimi tarafından celp olunarak uyuşmazlığın 6. bölümde yazılı hükümler dairesinde çözümleneceği, tapulama tespitine 30 günlük askı süresi içinde itiraz etmeyenlerin, komisyon kararlarına karşı dava açma hakları bulunmadığının, süreklilik kazanan Yargıtay kararlarıyla da kabul edildiği, ancak, aynı yasanın 31. maddesi gereğince, askı süresi içinde itiraz etmeyenler ve itiraz etmekle birlikte komisyon kararlarına karşı süresinde dava açmayan ilgililerin, 10 yıllık hak düşürücü sürede tapulama tespitinden önceki nedenlere dayanarak genel mahkemelerde dava açabilme olanağı bulunduğu, Somut olayda, ... ve ... ...in tapulama tespitine itiraz ettikleri halde, komisyon incelemesi sırasında itirazlarından feragat ettikleri, feragatin uyuşmazlığı bitiren tek taraflı bir irade beyanı olup, karşı tarafın kabulüne bağlı olmadığı, nitekim komisyon da itirazı feragat nedeniyle red ettiğine göre, ... ve ... ... itirazlarının reddine ilişkin komisyon
    kararına karşı dava açamayacakları gibi, tapulama tespitine itiraz etmeyen ... ...’un da komisyon kararına karşı yasadaki 30 günlük süreyi geçirmiş olması nedeniyle kadastro mahkemesinde dava açma olanağının bulunmadığı, ancak, 31. madde gereğince 10 yıllık hak düşürücü sürede dava açma olanakları varsa da, açtıkları davada tapulama mahkemesi görevli olmayıp genel mahkemelerin görevli olduğu, bu nedenle mahkemece davalarının görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, itiraz etmemiş sayılmalarına karar verilmesinin doğru olmadığı, ne var ki; kararın adı geçenler tarafından temyiz edilmediği, yine 766 sayılı Kanunun 48/c maddesi gereğince tapulama mahkemesinde görülmekte olan dava konusu gayrimenkuller hakkındaki, davanın derdest bulunduğu süre içinde yapılacak diğer itirazları inceleme görevinin de tapulama mahkemesine ait olduğu, Havva İbat, ... ... ve ... ...’un davasında tapulama mahkemesi görevli olmadığına göre, bu davaya müdahale niteliğindeki ... Yönetimi ve diğer gerçek kişilerin tapulama tesbitine itiraza ve taşınmazın mülkiyetine ilişkin davalarında da tapulama mahkemesinin görevli olmadığı, diğer taraftan, çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde ... kadastrosunun, tapulama tesbit tarihinden önce 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre 1941 yılında yapıldığı, bu işlem ile sadece devlet ormanlarının sınırlandırıldığı, 1945 yılında yürürlüğe giren 4785 sayılı Kanun ile istisnalar dışında tüm ormanların devletleştirildiği, 5658 sayılı Kanun hükümlerine göre yasada sayılan şartları taşıyan bazıları iade edildiği, buna göre çekişmeli parselin ... sayılan yerlerden olup olmadığının, 1941 yılında yapılan ... kadastrosuna ilişkin tutanak ve haritaların uygulanması suretiyle değil, 4785 ve 5658 sayılı kanun hükümlerine göre yapılacak araştırmayla belirleneceği, ... Yönetimi 27.09.1972 tarihinde, taşınmazın ... sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla davaya usulünce katıldığı,Yönetimin dilekçe tarihinden sonra, 1974 yılında yapılıp 17.11.1975 tarihinde ilan edilen aplikasyon ve 1744 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 2. madde uygulaması da dava nedeniyle kesinleşmediği, ... Yönetiminin davasının aynı zamanda ... kadastrosuna itiraz davasına dönüştüğü, 3373 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 11. maddesi gereğince ... kadastrosuna itiraz davalarında kadastro mahkemesinin görevli olduğu, ... Yönetiminin ... kadastrosuna itiraz davası elde tutularak, ... Yönetimi ve diğer gerçek kişilerin, çekişmeli parselin kadastro tespitine itiraza ilişkin davalarında görevsizliğe karar verilmesi gerekirken, ayrıma gidilmeden ... Yönetiminin davasında tümden görevsizliğe karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğuna" değinilmiştir.
    Mahkemece bozma kararına uyulup, ... Yönetiminin katılmak suretiyle açmış olduğu ... kadastrosuna itiraz davası ayrılmış, bu kez mahkemece, ... Yönetiminin davasının reddine ve 108 sayılı parselin tespit gibi ... mirasçıları adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dairenin 08/09/2009 tarihli ve 2009/8840-14390 E-K. sayılı kararıyla hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "...Mahkemece bozmaya uyulmasına rağmen gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Hükme dayanak yapılan uzman bilirkişi kurulu ve harita mühendisi bilirkişiden oluşan kurul tarafından düzenlenen raporda, taşınmazın eski tarihli memleket haritasında ... olarak nitelendirilmediği ve tarım alanı olarak görüldüğü belirtilmişse de, eklenen memleket haritasında, en yakınında ibreli ... ağacı sembolü bulunan yeşil alanda işaretlenmiş, bu çelişki açıklanmamış, taşınmazın hava fotoğraflarındaki görünümü gösteren fotoğraflar rapora eklenmemiş, komşu parsel kayıtları getirtilmemiş, çekişmeli taşınmazın ... içi açıklığı olup olmadığı üzerinde durulmamıştır.
    Dosya içeriğinden, yörede 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre 1941 yılında yapılan ... kadastrosunun 4785 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 13.07.1945 tarihinden önce yapılıp kesinleştiği, daha sonraki yıllarda 2896 ve 3302 sayılı kanun hükümlerine göre sınırlama dışında kalmış ormanların kadastrosu yapılmışsa da, mevcut dava nedeniyle, davanın tarafları ve çekişmeli parsel yönünden bu işlemlerin kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda, ...
    sınırı dışında kalan taşınmazın ... olup olmadığı ve hukuki durumu kesinleşmiş tahdit harita ve tutanaklarının uygulanmasıyla çözümlenemez. Çünkü, 3116 sayılı Kanun sadece Devlet ormanlarının kadastrosunun yapılması öngörülmüştür. Bu nedenle, 13.07.1945 tarihinden önce yapılan sınırlandırmalar sonucu kesinleşen tahdit harita ve tutanakları sınır dışında kalan taşınmazların ... niteliğini ve hukuki durumunu saptanamayacağından, çekişmeli taşınmazların ... olup olmadığının 4785, 5658 sayılı kanunlar ile 05.11.2003 gün 4999 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 7. maddesi hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. 4785 sayılı Kanunun 1. maddesi gereğince 2. maddesinde sayılan istisnalar dışında bütün ormanlar hiçbir işleme lüzum olmaksızın Devletleştirilmiştir. Devletleştirilen ormanlardan bazıları sonradan yürürlüğe giren 5658 sayılı Kanun ile iadeye tabi tutulmuş ve iade koşulları yasada gösterilmiştir.
    O halde; mahkemece, öncelikle çekişmeli parselin komşuları olan taşınmazların kadastro tesbit tutanakları ve dayanağı olan tapu ve vergi kayıtları ile kadastro yoluyla oluşan tapu kayıtları getirtilip, bu parseller için ... Yönetimi tarafından ... kadastrosuna itiraz yada tapu iptal tescil davası açılıp açılmadığı sorulmalı ve açılmış ise ilgili dava dosyaları, çekişmeli parselin bulunduğu yerde yapıldığı anlaşılan ... kadastrosuna ilişkin tüm tutanak ve haritaları, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve ... Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman yüksek ... mühendisleri arasından seçilecek üç mühendis ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi ... olan bir yerin üzerindeki ... bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt ... toprağının ... sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; fen ve uzman ... bilirkişiler eliyle yerine uygulanacak kesinleşmemiş tahdit haritası ile irtibatlı, taşınmazın konumunu gösteren orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine ablike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri ayrı renklerle işaretli ve bilirkişilerin onayını taşıyan, duraksamaya yer vermeyecek nitelikte kroki düzenlettirilmeli; keşifte, hakim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli, olanak var ise, yüzey ve büyüklük karşılaştırmada kullanılmak üzere taşınmaza yerleştirilecek cisimlerin ve insanların yer aldığı hareketli görüntüleri çekilerek CD’ye aktarılmalı ve oluşacak sonuç çerçevesinde taşınmazın ... sayılan yerlerden olup olmadığı ve ... içi açıklığı olup olmadığı konusunda bir karar verilmesi..." gereğine değinilmiştir.
    Mahkemece bozmaya uyulduktan sonra yapılan yargılama sonucu müdahil ... Yönetiminin davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine; dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin iptaline ve harita mühendisi ve ... mühendisleri bilirkişi kurulunun 07/11/2014 tarihli rapor ve krokisinde (B) ile gösterilen 1185.60 m2"lik kısmının, son parsel numarası verilerek ... niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline; parselin kalan kısmının ise tespit gibi işlem yapılmak üzere 108 parsel numarasıyla ve ... mirasçıları adına ve payları oranında tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm müdahil ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava 1975 yılında yapılan aplikasyon ve 2. madde uygulamasına itiraza ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce 1941 yılında yapılıp kesinleşen ... kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 1974 yılında yapılıp 17.11.1975 tarihinde ilan edilen aplikasyon ve 1744 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 2. madde uygulaması vardır.
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman bilirkişi raporuna göre, mahkemece davanın kısmen kabulü yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; müdahil ... Yönetiminin davasının 1975 yılında yapılan 1941 tarihli 3116 sayılı Kanun uyarınca yapılmış olan tahditin aplikasyonu ve 1744 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 2. maddesi çalışmasına itiraz olduğuna, kesinleşen ... kadastrosu, aplikasyon ve 1744 sayılı Kanun ile değişik 2. madde uygulamasına ait harita ve tutanaklar arazi kadastrosu paftasının uzman ... ve fen bilirkişisi tarafından uygulanması sonucu, dava konusu taşınmazın (B) ile gösterilen 1185.60 m2"lik kısmının 1941’de kesinleşen ... sınırları içinde olduğu, taşınmazın geriye kalan bölümünün ... sınırları dışında bırakıldığının belirlendiğine göre, taşınmazın (B) ile gösterilen bölümünün ... sınırları içinde kaldığının tespitine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken hüküm yerinde kadastro tespitinin iptaline ve yine mükerrer sicile de neden olunacak şekilde “2- Dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... köyü 108 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptaline ve harita mühendisi ve ... mühendisleri bilirkişi kurulunun 07/11/2014 tarihli rapor ve krokisinde (B) ile gösterilen 1185.60 m2"lik kısmının, son parsel numarası verilerek ... niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline;
    3- Parselin kalan kısmının ise tespit gibi işlem yapılmak üzere 108 parsel numarasıyla ve ... mirasçıları adına ve payları oranında olmak üzere 5 pay kabul edilerek; 1 payı ... ve ... oğlu 12/01/1943 doğumlu ...,
    1 payı ... ve ... kızı 12/09/1945 doğumlu ... (...),
    1 payı ... ve ... oğlu 10/11/1948 doğumlu ...,
    1 payı ... ve ... kızı 04/01/1951 doğumlu ... (...),
    1 payı ... ve ... oğlu 20/06/1961 doğumlu ... adına tapuya tesciline” denilmiş olması doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hüküm fıkrasında yer alan “2” ve “3” numaralı bentler kaldırılarak, bunun yerine, “2 ” numaralı bent olarak “2- Dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... köyü 108 parsel sayılı taşınmazın harita mühendisi ve ... mühendisleri bilirkişi kurulunun 07/11/2014 tarihli rapor ve krokisinde (B) ile gösterilen 1185.60 m2"lik kısmının ... sınırları içinde kaldığının tespitine” ibaresinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 15/04/2019 günü oy birliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi