Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, tehdit ve hakaret suçlarının silahla kasten yaralama suçuyla birlikte işlendiğinden uzlaşmaya tabi olmayacağı belirlenerek dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1-Sanığa yükletilen tehdit ve kasten yaralama eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu, Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı, Anlaşıldığından, sanık ..."ın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA, 2-Sanık hakkında hakaret suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz talebine gelince; Sanığın, olayın meydana geldiği duruşma salonunda müşteki ..."a sinkaflı küfürlerde bulunarak ve katılan ..." a da duruşma esnasında o....luk yaptığına dair isnatlarda bulunarak aynı zaman ve olay bütünlüğü içinde aynı suç işleme kararıyla hakaret ettiğinin anlaşılması karşısında; sanık hakkında zincirleme suç hükümleri gereği bir kez ceza verilip, bu cezanın TCK’nın 43/2. maddesi ile artırılması gerektiği gözetilmeden, müşteki ve katılana yönelik hakaret suçundan ayrı ayrı ceza verilmesi,Kanuna aykırı ve sanık ..."ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.