4. Ceza Dairesi 2014/49095 E. , 2019/4064 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, kasten yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
A)Sanık ... hakkında neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;
Sanığa yükletilen neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
Anayasa Mahkemesi’nin karar tarihinden sonra 24/11/2015 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı, TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararın ve TCK"nın 53/1-c maddesinde düzenlenen hak yoksunluğunun uygulanma süresi ve şeklinin Kanunda öngörülen biçimde infaz aşamasında gözetilebileceği,
Anlaşıldığından sanık ... müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
B)Sanıklar ... ve ... hakkında silahla ve birden fazla kişi ile birlikte tehdit suçundan kurulun hükümlere yönelik temyize gelince;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1)Sanıklar ... ve ..."nın aşamalarda üzerlerine atılı silahla birden fazla kişi ile birlikte tehdit suçlamasını kabul etmemeleri, tanık ... ..."in kollukta, bahçeye girdiğinde katılan..."nın yerde yattığını ve sanık ..."nın, elinde sopa ile kendi bahçesine atladığını, ..."nın, kendi bahçesinden "kimse karışmasın ben bunu öldüreceğim" dediğini hemen ardından ..."nın geldiğini ve "kimse karışmasın biz bunu burada öldüreceğiz" şeklinde söz söylediğini ifade etmesi, Cumhuriyet savcısı huzurunda alınan beyanında ise..."ın ikametinin önünde olduğunu, küreğin de evinin önünde yaptığı inşaat nedeniyle elinde durduğunu ve sanık ..."ın evinin önünden "kimse karışmasın bu çeperi buraya yapmasın, biz burada bunu öldüreceğiz" şeklinde söz söylediğini belirtmesi, yargılama aşamasında ise bu beyanlarından tamamen farklı beyanlarda bulunarak tehdit sözleri duymadığını beyan etmesi, katılanın ise her iki sanığın da bahçesine girerek iddianamede belirtilen sözlerle kendisini tehdit ettiğini beyan etmesi karşısında, gerek katılanın beyanları, gerekse tanık ..."un beyanlarından sanık ..."ın sanık ..."ün eylemlerinden sonra eylemde bulunduğu, yine tanık ..."un beyanından sanık ..."ın kendi ikameti önünde çalışması nedeniyle küreği elinde bulundurduğuna dair beyanı da gözetilmeden, sanıkların ani gelişen bu olayda birlikte suç işleme iradelerinin ne şekilde oluştuğu ve nasıl birlikte veya ayrı ayrı hareket ederek tehdit ettikleri açıklanıp, katılanın beyanlarının ne şekilde sanıkların beyanlarına üstün tutulduğu tartışılmadan, yetersiz gerekçe ile sanıkların mahkumiyetlerine karar verilmesi,
2)Kabule göre de;
a)Sanıklara ek savunma hakkı verilmeden, iddianamede gösterilmeyen TCK"nın 106/2-a maddesinin uygulanması suretiyle CMK"nın 226/2. maddesine aykırı davranılması,
b)Anayasa Mahkemesi’nin karar tarihinden sonra 24/11/2015 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı, TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararın ve TCK"nın 53/1-c maddesinde düzenlenen hak yoksunluğunun uygulanma süresi ve şeklinin Kanunda öngörülen biçimde uygulanması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş ve sanıklar ... ve ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.