1. Hukuk Dairesi 2015/5818 E. , 2015/6757 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : PAMUKOVA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/11/2014
NUMARASI : 2014/209-2014/329
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil olmazsa tenkis davası sonunda, yerel mahkemece tapu iptal ve tescil isteğinin kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar Nebehat, Nazan, Vildan ve Mustafa vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi Barış Bülbül"ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı pay oranında tapu iptali ile tescil olmazsa tenkis istemine ilişkindir.
Davacılar, babaları olan mirasbırakan Z.. G.."in maliki olduğu 5036 parsel sayılı taşınmazdaki ½ payını damadı (davalı Vildan"ın eşi ) olan davalı Mustafa"ya 07.12.1992 tarihli satış suretiyle temlik ettiğini,taşınmazdaki diğer ½ payını ise eşi olan davalı Nebehat"a 06.05.2003 tarihli ölünceye kadar bakma akdi ile devrettiğini, ifraz ve tevhit işlemi sonucu oluşan 9601 parsel sayılı taşınmazda davalı Nebehat 121/240, davalı Mustafa ise 119/240 pay sahibi iken 29.09.2010 tarihinde kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile taşınmaz üzerinde bina yapılmasının kararlaştırıldığını, bilahare davalılar Nebehat ve Mustafa"nın taşınmazdaki bir kısım payını uhdelerinde bırakmak suretiyle diğer davalılar Nazan , Aliye ve Vildan"a 03.12.2010 tarihli satış yolu ile pay temliklerinin yapıldığını ve 28.12.2010 tarihinde kat irtifakına geçilerek 5 numaralı bağımsız bölümün müstakilen davalı Mustafa, 8 numaralı bağımsız bölümün davalılar Nebehat ve Vildan, 10 numaralı bağımsız bölümün davalılar Aliye ve Nazan adına kayıtlandığını,ancak yapılan işlemlerin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline olmazsa tenkise karar verilmesini istemişlerdir.
Davalılar Nebehat, Nazan, Vildan ve Mustafa, işlemlerin gerçek olduğunu belirtip davanın reddini savunmuşlar;davalı Aliye ise davayı kabul etmiştir.
Mahkemece, temlik işlemlerinin muvazaalı olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece "... söz konusu temliki işlemlerin murisin ilk eşinden olma mirasçılarından mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu belirlenmek ve kayıt maliki olan diğer davalıların yakın akrabalık bağı nedeniyle muvazaalı temliki bilen ya da bilmesi gereken kişiler konumunda oldukları Türk Medeni Kanununun 1023. maddesinin koruyuculuğundan yararlanamayacakları gözetilmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Bir kısım davalılar vekilinin bu yönlere değinen temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.Ne var ki, çekişmeli 9601 parsel sayılı taşınmaz üzerine bina
inşa edilerek kat irtifakına geçilmiş, davalılar Nebahat ve Mustafa"ya bırakılan bağımsız bölümler, davalılar arasında yapılan pay temlikleri ile tapuya tescil edilmiştir. Öyleyse, davaya konu her bir bağımsız bölüm bakımından davacıların miras payları oranında iptal ve tescile hükmedilmesi, kalan payların yine kayıt maliki olan (davalı) kişiler üzerinde bırakılması, hükümde iptal ve tescile karar verilen payların infazda şüphe ve tereddüte sebep olmayacak şekilde belirtilmesi gerekirken, 6100 s. HMK"nun 26 ve 297/2. maddelerine aykırı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir." gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davalıların ana taşınmaz üzerindeki arsa payları üzerinden iptal ve tescile hükmedilmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hemen belirtilmelidir ki;bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün bulunmamasına göre davalılar Nebehat, Nazan, Vildan ve Mustafa vekilinin aşağıdaki bent dışındaki temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.
Ne var ki, mahkemece bozma ilamına uyulmasına rağmen, bozma ilamında açıklandığı şekilde hükümde iptal ve tescile karar verilen payların infazda şüphe ve tereddüte sebep olmayacak şekilde belirtildiğini söyleyebilme imkanı yoktur.
Hâl böyle olunca; 9601 parselde bulunan davalı Mustafa adına oluşan 5;davalı Nebehat adına 53/105 ve davalı Vildan adına 52/105 pay üzerinden oluşan 8; davalı Nazan adına 53/105 ve davalı Aliye adına 52/105 pay üzerinden oluşan 10 nolu bağımsız bölümler üzerinden davacıların miras payları oranında iptal ve tescile hükmedilmesi ve kalan payların yine kayıt maliki olan (davalı) kişiler üzerinde bırakılması suretiyle iptal- tescile karar verilmesi gerekirken davalıların ana taşınmaz üzerindeki arsa payları üzerinden hüküm kurulması doğru değildir.
Davalılar Nebehat, Nazan, Vildan ve Mustafa vekilinin bu yöne değinen temyiz itirazı yerindedir. Kabulü ile yerel mahkeme kararının (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 06.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.